Denizrehberim Forumu
Kendi Tekneni Kendin Yap => Soru-Cevap => Konuyu başlatan: khbilen - Haziran 22, 2025, 04:42:48 ÖÖ
-
Sanırım 1 Eylülden önce bailayacağım ama, Bildirimde bulunmakta yarar var diye düşünüyorum.
Taahhütnamedeki birinci maddeyi anlayan var mı?
EK-II
Tarih: ……../……./20…….
TAAHHÜTNAME
Gezi Tekneleri ve Kişisel Deniz Taşıtları Yönetmeliği’nin 2 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin yedi numaralı alt bendi uyarınca kapsam dışında tutulan kendi tekne imalatı kapsamındaki özel teknenin inşası esnasında;
1. Herhangi bir firmadan veya kişiden destek (teknik, malzeme, alan veya iş yeri tahsisi vb.) almayacağımı,
2. Teknenin inşa süreci ve bağlama kütüğüne kayıt edilmesinden sonraki süreçte can, mal, yangın ve çevre emniyetine ilişkin risklere karşı sorumlulukların tamamen tarafıma ait olduğunu,
3. Teknenin inşasını mülkiyeti şahsıma ait olan veya kiraladığım (ticari/iş yeri olmayan) alanda (Tapu/Kira Sözleşmesinin ibraz edilerek) yapacağımı,
4. Teknenin Bölge Liman Başkanlığı/Liman Başkanlığı/Yetkilendirilmiş Belediye Başkanlığı tarafından en az 1 kez teknenin tamamlanması (denize indirilmesi) aşamasında, yerinde (inşa edildiği yerde) kontrol edilmesi için gerekli başvuruyu yapacağımı,
5. Teknenin inşası tamamlandığında tam boyunun 12 metreden küçük olacağını (en fazla 11,99 metre),
6. Teknenin yapım esnasındaki aşamalarına ait fotoğraf ve görsel ile kullanılan malzemelere ilişkin adıma düzenlenmiş faturaları bağlama kütüğüne kaydı esnasında sunacağımı;
beyan ve taahhüt ederim.
T.C. Kimlik No:
Yani mesela cnc kesim de yaptıramayacak mı kendi yapıyor diye???
-
1. Herhangi bir firmadan veya kişiden destek (teknik, malzeme, alan veya iş yeri tahsisi vb.) almayacağımı,...
Tahminimce kalip yardimi veya kaliptan fiber yardimi gibi konulari kapsamak uzere yazilmistir diye dusunuyorum. Hani amator yapim ayagina profesyonel tekne yapilip kaydettirilmesin gibisinden.
Fakat kanun/yonetmelik dedigin net olmali. Boyle yarim agizla konusur gibi olunca, isterlerse buna dayanarak "kontraplak satin almak suretiyle" diyerek de reddedebilirlermis, tamamen memurun keyfine kalirmis gibi bir durum var :/... Belki de amac odur. Tipine ve etiketlerine bakip karar verebilmek ve seni sevip sevmemelerine gore hayatini kolaylastirmak yada dar etmek icin olabilir....
Hersey olabilir. Zira anarsik bir duzenin bile daha mantikli olacagi bir zaman diliminde ulkemiz.
-
Tamamen aptalca bir madde ..
Aklının ve gücünün yetmediği bir an olur kişilerden yardım alırsın..
TCK nın da çogu yasalarını anlamak için elli kere okumak lazım..
Şunu net,anlasılabilir,muglak olmayan bir dille niye yazmazlar.?!
Aslında şunu demek istiyorlar: ben yapıyorum ayagına tekneyi sakın imalatcı ve bu işle istigal eden ustalara yaptırma..
Tekneyi yaparken onların yerini kullanma..
İmalatçıya yaptırsam fatura alıp kaydettiririm zaten,senin beş yıl satamaz yasagına niye katlanayım..Sanki avantaj saglıyorlar kendi teknesini yapanlara..
Bas imzayı geç.
Ben filikayı restore ederken,çelik lama iskeletini ve vardevela kaynaklarını komşum Sebahattin ve Salih yaptı..Kaynak yapamıyorum ,nasıl yardım almıyayım?!
Motoru,saftı line alırken yine Salih yardım etti,caraskal kurduk ama 425 kg motor itmek,çekmek,cıvata yuvalarına oturtmak tek kişinin harcı degil..takma kafana sırf bürokrasi bunlar gece rüyalarında gördüklerini sabah uyguluyorlar..Herşey iki dudaklarının arasında ya..Malzeme faturaların olsun,birde gelişmeleri fotografla..Bahçede yapacan sanırım,tapunun fotokopisini de ekle dilekçeye..
-
Aslında niye yazdıklarını biliyorum. Asıl amacını da anlıyor ve destekliyorum. Başkasına yaptırıp, satışa kalkışma demek istiyor. Amademenin de bir yolu yordamı adabı var. Orada malzeme de alamaz diyor zaten. Alet değil, malzeme. Yani kontrplak, epoksi, şu bu. Yanibu kafaya ben yarın faturaları götürdüğümde bu ne demeyeceği ne malum. Yani bu tam evde yapma demek olmuş.
Bu, eklerden biri. Hele bir de bunun asıl ana yazısı var. Ne dediğini anlayana Nobel ödülü vermek lazım. Edebiyat, fizik, kimya... Külliyen...
-
Aslında niye yazdıklarını biliyorum. Asıl amacını da anlıyor ve destekliyorum. Başkasına yaptırıp, satışa kalkışma demek istiyor. Amademenin de bir yolu yordamı adabı var. Orada malzeme de alamaz diyor zaten. Alet değil, malzeme. Yani kontrplak, epoksi, şu bu. Yanibu kafaya ben yarın faturaları götürdüğümde bu ne demeyeceği ne malum. Yani bu tam evde yapma demek olmuş.
Bu, eklerden biri. Hele bir de bunun asıl ana yazısı var. Ne dediğini anlayana Nobel ödülü vermek lazım. Edebiyat, fizik, kimya... Külliyen...
Sarf malzemelerini illa bir yerden alacaksın..lavasier kanununu hatırlatırsın," hiç birşey yoktan var olmaz,vardan yok olmaz" 😀
Zaten bu malzemeleri tekne imalatcıları satmaz.
Çok takılma bu konulara..
Ver dilekçeni,malzemelerini almaya başla,petrol arttıkça malzeme fiyatları da artar..Kolay gelsin..
-
Aslında niye yazdıklarını biliyorum. Asıl amacını da anlıyor ve destekliyorum. Başkasına yaptırıp, satışa kalkışma demek istiyor. Amademenin de bir yolu yordamı adabı var. Orada malzeme de alamaz diyor zaten. Alet değil, malzeme. Yani kontrplak, epoksi, şu bu. Yanibu kafaya ben yarın faturaları götürdüğümde bu ne demeyeceği ne malum. Yani bu tam evde yapma demek olmuş.
Bu, eklerden biri. Hele bir de bunun asıl ana yazısı var. Ne dediğini anlayana Nobel ödülü vermek lazım. Edebiyat, fizik, kimya... Külliyen...
Sarf malzemelerini illa bir yerden alacaksın..lavasier kanununu hatırlatırsın," hiç birşey yoktan var olmaz,vardan yok olmaz" 😀
Zaten bu malzemeleri tekne imalatcıları satmaz.
Çok takılma bu konulara..
Ver dilekçeni,malzemelerini almaya başla,petrol arttıkça malzeme fiyatları da artar..Kolay gelsin..Başkasına yaptırıp satanazsın zaten,5 yıl satamıyorsun kendi yaptıgın tekneyi..
-
Malzemeyi kendimiz yaratamayacağımıza göre alacağız elbet.
Ben kıştan almıştım kontrplakları. 5 metre katamarana yetecek kadar. Hatt fazlası. 10 plaka 6mm, 10 plaka da 12mm huş kontrplak elimde hazır. Epoksi almadım, bekledikçe bozuluyor. Elyafıda alırım artık. Temeli bunlar.
Epeyce uçurtma diktim. Belki son bir kullanım uçurtması daha dikerim. Birsurf yelkenim vardı. Parçalanmış. Elde kalan paraşüt kumaşlarından 7m2 bir yelken diktim. Bitmedi ama yakın.
Yarısı hazır yani teknenin...
-
Malzemeyi kendimiz yaratamayacağımıza göre alacağız elbet.
Ben kıştan almıştım kontrplakları. 5 metre katamarana yetecek kadar. Hatt fazlası. 10 plaka 6mm, 10 plaka da 12mm huş kontrplak elimde hazır. Epoksi almadım, bekledikçe bozuluyor. Elyafıda alırım artık. Temeli bunlar.
Epeyce uçurtma diktim. Belki son bir kullanım uçurtması daha dikerim. Birsurf yelkenim vardı. Parçalanmış. Elde kalan paraşüt kumaşlarından 7m2 bir yelken diktim. Bitmedi ama yakın.
Yarısı hazır yani teknenin...
Epoksinin raf ömrü uzundur,kolay bozulmaz..yeter ki hava almasın,güneşle direkt temas etmesin..Yanlız elyaf epoksi yaptıgında,günlerce güneş altında kalmasın..UV çürüyüp,zayıflatıyor elyafı,tutup çektin mi Amerikan bezi gibi gidiyor örgü elyaf..elyafladıgın yerleri 3/4 gün içinde macunla,direkt güneş ısıgı altında kalıyorsa..
Kaçırmış olabilirim,yapacagın teknenin bir çizimini koy bir bakalım..5 metre degil,4.95 e indir uzunlugu..5 metre ve üstü vergi matrahında..civadra vbg gibi eklemeler olacaksa ,ölçüm yapılıp ruhsatı aldıktan sonra ekle..montaja hazır olsun ama ekleme,baştan koça ölçüm yapıp metreyi yazıyorlar..
-
Şimdi fiyatlar nedir bilmiyorum ben polisanın reçine ve macununu kullandım,menmun kaldım..ben kullanırken 50 TL idi kilosu🙂..polisanın 4+ ambalajları var..çevrende Polisan boya satan nalbur varsa,onlar getirtebiliyor sipariş verdiğinde..ben öyle yapmıştım..
-
Araya dört sene gibi bir zaman girince hedef küçültmek zorunda kaldım. son bir gayretle jüçük birşey yapmaya çalışacağım.
En son Polonyalı bir tasarımcının 5 metrelik dinghy'sini düşünüyordum Planlarını, modelin falan yapmıştım
Son zamanlarda YouTube'da Mark Palmquist diye bir amcayı izlemeye başladım. Kafa yapısı bana çok benzeyen biri, herşeyi deniyor. Bir kano yaptı.Kürekle, yelkenle kullanacak. Bir tür maraton yarışmaya girecek. Onun Trimaran versiyonu var.
Ben de ona bakıp, Polonyalının tekneyi ona benzettim. Biraz daralttım, yanlardaki çeneleri aldım, Düz taban, dik çeneli, ince uzun birşey oldu.
Mark'ın kanodan geniş, ama yanı boyda sayılır.
Boy tam beş metre değil zaten. Aldığım kontraplaklar 125 x 250 boyutlarında olduğu için, bordaların kıvrımını da hesaba katınca boy mecburen kısalıyor. 4.40 gibi birşey olacak. Mini Trimaran. Ortada kano ile dinghy arası ana tekne, yanlarda yarı ölçülerde denge yüzdürücüler.
Ana tekne bordaların her biri bir plakadan çıkıyor. İki borda iki plaka. 6 mm huş.
Taban düz taban, iki plakadan çıkıyor. 12mm huş.
Birleştirmeleri kilitli zigzag ile yapıyorum.
Dik-Yapıştır değil, Tak-Yapıştır yapacağım. Parçalar lego veya puzzle gibi birbirine geçme olacak. Karşılıklı delik ve tırnaklar var. Yrne oturtulup yapıştırılacak. Birkaç resim koyacağım, oradan anlaşılır umarım. Birincis bilgisayarda 3d model. ikincisi kartondan kesilmiş parçalar.
-
Bu tak yapistir methodu kullanarak bir suru karmasik geometrili makine parcasi urettim, hala da uretiyorum. Bence plakalardan 3 boyutlu geometri yapmak icin en pratik yontemlerden birisi. Montaji asiri kolaylastiriyor.
Cizimlere dayanarak soyluyorum, kisisel fikrim, Akalari ( trimaranlarda o beam'lere boyle deniyordu diye hatirliyorum ) bence bolmeden boydan boya uzatsan cok daha saglam olur gibi.
Neticede ahsabin gucu ahsap liflerinin devamliligindan geliyor.
Bir de kisisel kanaatim, baska bir kisit yoksa, biraz daha agirligi goze alip Ama'lari biraz daha disari itmek hem traction hem de stabiliteye asiri katki saglarmis gibi geliyor.
Epoksiye pek birsey olmuyor. 1 yil sonra raflarin arasinda yarisi kullanilmis epoksi kiti bulup kullanmisligim var. Zaten raf omurleri de uzun veriliyor.
Fakat elyafta dikkatli olmak lazim. Ozellikle nemli havalara maruz kaldiginda elyaf aralarina nem emip kolay kolay da salmiyor.
Dokundugunuzda hissetmiyorsunuz ama bu elyafi kullandiginizda dayanimi oldukca azaliyor. Herkeste de tonla elyafi kurutacak firin olmadigina gore, lazim oldugunda alip kullanmakta buyuk fayda var diye dusunuyorum.
Ayni sey kontraplaklar icin de gecerli. Eger uzun suredir kenarda duruyorsa, havanin nemini takip edip nemin dusuk oldugu sicak havalarda golge altinda esintiye birakip nemini biraz salmasi daha yuksek performans almak demek. Her ne kadar suya dayanikli kontraplak olsa da, suya dayaniyor demek. Suyu emmiyor demek degil. Nem emmis kontraplagin da yapisma performansi dusuk oluyor.
Neticede deniz, can vs. bir tik fazla tedbirden zarar gelmez.
-
Trimaran yapısı son şeklini almış değil. Düşünüyorum.
Resimdeki yapı katlanır trimaran için, yani taşırken veya limanda AMA'lar ana tekneye yanaşıyor, daha az yer kaplıyor. Resmin devamında, yani benim bilgisayarda animasyon var. Yanlar katlanıp açılıyor.
Dediklerine katılıyorum, hele hareketli olunca çok sağlam dayanaklar ve kollar gerektiriyor. Çokda gerekli değil, ama kullanımda pratiklik sağlıyor.
Mark amcam herşeyi çok basit tutuyor. O bağlantı da öyle. Boydantek parça (hatta tek kol) ana tekneye ortada masa gşbi bir yerden tak çıkar şeklinde bağlanıyor. İlk bakışta cazip, ama oynak suda takmak epey zor olabilir. Diğer konuya cevap verince bunların pek anlamı kalmayabilir.
AMAların açıklığını belirleyen iki kısıt var.
Birincisi, taşıma için benim eski römorku kullanmayı düşünüyorum. Onun eni 2.40. Zaten daha geniş de olmuyor sanırım. Ona oturacak. O zaman aç kapaya da gerek kalmayacak. Boydan tek parça sürekli takılı işi görecek. Bir şartla: max 2.40.
Bir de bu işi için kereste değil lamine kontrplak kullanacağım. Biliyorum, yumuşak ve esnek ama yine huş. 12 mm den 5 6 kat artı iki kat 300 gram elyaf yetmesi lazım.
Kontrplak da max 2.5 metre. Yani sonuçta açıklık o kadar olacak.
Epoksi için maalesef aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Sonaldığım 3 4 farklı kaynaklı epoksinin hepsi altı ayı doldurmadan dibinde katılaştı. İkisi daha hiç açmadan. Muhtemelen raf ömrünü çok önceden doldurmuşlardı. Internetten alışverişin zararları...
Kontrplakları havalandırayım da, yerinde olduğu kadar. Kalınlığına göre 15 20 kilo. Fazlası var, eksiği yok. Bir de havaleli.
Zaten lazere yatırırken bile epey grekoromen güreş tutmam gerekecek.
Yaş 71. Omuzlar gidik. Şuan boyun fıtığı için fizik tedaviye gidiyorum, duysalar kovarlar beni, bir daha almazlar...
-
Şimdi fiyatlar nedir bilmiyorum ben polisanın reçine ve macununu kullandım,menmun kaldım..ben kullanırken 50 TL idi kilosu🙂..polisanın 4+ ambalajları var..çevrende Polisan boya satan nalbur varsa,onlar getirtebiliyor sipariş verdiğinde..ben öyle yapmıştım..
Bu bilgiler çok değerli, çok sağol, çünkü doğrudam deneyime dayaniyor.
Ben bu işleri ilk kez yapacağım için ne zaman ne yapacağım, hangi malzeme lazım, hangisi iyi diye, bu işi yspmış olan sizlere soracağım, her ne kadar taahhütnamede tersini söylesek de.
Ancak şimdi ben biraz ters, biraz romantik bir soru soracağım.
Huş kontrplağın rengi de, dokusu da çok güzel. Mümkiünse ben onu korumak isterim. Gerçi elyaf da herkrsten önce görüntüyü bozacak ama ben yine sormuş olayım: astar, pasts, cila kullanmadan dokuyu korumak mümkün m?
-
Şimdi fiyatlar nedir bilmiyorum ben polisanın reçine ve macununu kullandım,menmun kaldım..ben kullanırken 50 TL idi kilosu🙂..polisanın 4+ ambalajları var..çevrende Polisan boya satan nalbur varsa,onlar getirtebiliyor sipariş verdiğinde..ben öyle yapmıştım..
Bu bilgiler çok değerli, çok sağol, çünkü doğrudam deneyime dayaniyor.
Ben bu işleri ilk kez yapacağım için ne zaman ne yapacağım, hangi malzeme lazım, hangisi iyi diye, bu işi yspmış olan sizlere soracağım, her ne kadar taahhütnamede tersini söylesek de.
Ancak şimdi ben biraz ters, biraz romantik bir soru soracağım.
Huş kontrplağın rengi de, dokusu da çok güzel. Mümkiünse ben onu korumak isterim. Gerçi elyaf da herkrsten önce görüntüyü bozacak ama ben yine sormuş olayım: astar, pasts, cila kullanmadan dokuyu korumak mümkün m?
Yaptığım hiç bir işi ve malzemeyi ön koşulsuz savunmam...yaparım gözlemlerim artı ve eksi koşullarını kendi deneyimlerimin sonuçunu paylaşırım..
20 kg civarı Polisan epoksi reçine kullandım..ilk kullandıgım teknomarin di İstanbul'dan götürmüştüm..2/3 kg bu forumdâ arkadaşımız olan ,Arda'dan (scalia marin) aldım..2kg civarı.
Keyfe keder yazlıkta çalıştıgım için malzemeler öteki sezona sarktı..Polisan ve teknomarin epoksiler akışkanlıgını kaybetmedi.
Arda'dan aldığım epoksinin A kompenatı iki ay sonra filan kristalize olup dondu...Gerek Volkan,gerek İ.Karanlık ta bu markayı kullanıp aynı sorunu yaşadı..
Arda'nın verdigi açıklamaya uygun sıcak suya koyup epoksiyi ( ambalajı) ile karıştırınca epoksi eski akıskan kıvamını alıyor..Yapışma vbg ile ilgili yaptığım kendimce deneyler de bir sorun ile karşılaşmadım...K.plak ile ilgili yapılacak birşey yok..o elyafın üstüne macun çekilecek.! O renk ve doku kalmayacak.
P.U. macun kullanacaksanız meges 114 ü,tavsiye ederim..
Deneyim ve tecrübelerimi abartmadan,gözlemlerime dayanarak ihtiyaç duyduğunuz konularda aktarabilirim.
Tabi ' amatör' olarak..ama kötü bir amatörde degilim.😀
-
Şimdi fiyatlar nedir bilmiyorum ben polisanın reçine ve macununu kullandım,menmun kaldım..ben kullanırken 50 TL idi kilosu🙂..polisanın 4+ ambalajları var..çevrende Polisan boya satan nalbur varsa,onlar getirtebiliyor sipariş verdiğinde..ben öyle yapmıştım..
Bu bilgiler çok değerli, çok sağol, çünkü doğrudam deneyime dayaniyor.
Ben bu işleri ilk kez yapacağım için ne zaman ne yapacağım, hangi malzeme lazım, hangisi iyi diye, bu işi yspmış olan sizlere soracağım, her ne kadar taahhütnamede tersini söylesek de.
Ancak şimdi ben biraz ters, biraz romantik bir soru soracağım.
Huş kontrplağın rengi de, dokusu da çok güzel. Mümkiünse ben onu korumak isterim. Gerçi elyaf da herkrsten önce görüntüyü bozacak ama ben yine sormuş olayım: astar, pasts, cila kullanmadan dokuyu korumak mümkün m?
Benim yillardir yer yer uygulamisligim var ahsap gorunumlu kompozit isini.
1 - Yapisal epoksi illa ki sarimtirak bir renge sahip oluyor. Kristal berrakliginda epoksi ayni yapisal gucu vermiyor. Hali hazirda o sekilde satilan laminasyon epoksisi de yok bildigim.Anca dokum epoksi var diye biliyorum o berraklikta. Dolayisi ile epoksi bir renk tonu ekliyor ahsaba.
2 - Elyaf hem tam seffaf olmuyor hem de bir doku ekliyor. Biraz da oradan kaybediyorsunuz. Ozellikle tek kat kalin dokuma veya kece elyaf kullandiginizda daha da belirgin hale geliyor. Estetik guzelligin ortaya cikmasi icin mumkun oldugunca ince dokuma ( hafif m2 ) elyaflardan birkac kat kullanmak daha guzel onuc veriyor. Ama bu sefer de her katmani mukemmel uygulamaniz lazim. El yatirmada o mukemmellik imkansiz gibi birsey.
3 - Epoksi UV altinda oldukca hizli bozuluyor. Dolayisi ile UV korumasi sart. Ben sadece bir kere dis mekanda kullanilacak uygulama yaptim. Onda da ustune 2K otomobil vernigi atip gectik. Ne kadar dayandi bir fikrim yok.
Servet abimizin diger dediklerine katilmakla beraber, macun hakkinda soyledigine katilmiyorum. Elyaf ustune cekilen macunun herhangi yapisal bir fonksiyonu yok.
Daha ziyade estetik guzellik sunuyor. Ayrica puruzsuz yuzey tabiki ki islak yuzey alanini dusurdugunden dolayi bir performans katkisi var.
Hepsi bir yana, ben senin sartlarini dusundugumde macun isini komple es gecmeyi dusunurdum.
En uste ince bir kece elyaf atarak zimpara toleransi verip, guzel bir zimpara ardindan da boya/vernik atip gecerdim diye dusunuyordum.
Zaten tekneyi 7/24 suda tutmayacaksin da.
-
Aslında ben sadece macun değil, külliyen zımpara astar boya ne varsa pas geçmeyi düşünüyorum.
Bu işi artık inada bindiği için yapıyorum. Bu bir gezi eğlence teknesi değil. Amacım uçurtmayı deneyecek birşeye sahip olmak.
Şeytan diyor, yapıştır hepsini, bolca epoksi ile doyur, ya da daha berrak bir vernik ile. Git dene..
Kaç kere kullanacağım şüpheli.
Ama baktım güzel olmuş, ömrü uxun olsa iyi olur, sonradan, tuzlu su yedikten sonra elyaf epoksi vs yapsam olmaz mı? Bir tür kalafat gibi yani...
-
Abi o zaman soyle bir yol izleyebilirsin.
Elyaf uyglama olmazsa yapisal butunluk cok zayif olur. Mutlaka elyaf uygula. Asil is yapacak orgu elyafin uzerine de 1 kat kece elyaf uygula ( epoksiye uygunluguna dikkat etmek lazim ).
Neticede prototip. 5 gun aksama kadar gunese maruz kalmaktan curumez epoksi. Curuse de yuzeyinde ince bir film curur. O da zimparayla gider.
Baktin guzel oldu. Ben bunu uzun sure kullanayim dersen, butcesini ayarlar verirsin bir oto boyaciya. 2K epoksi dolgu/primer macunlari var. zimparalayip macunlayip bir de 2K poliuretan vernik atarlar. Mis gibi olur. 2K sistemler de deniz suyuna oldukca dayanikli.
Surekli suda olacak olsa komple marin sistemlerle gitmen dogrusu olur ama, 3 - 5 saat denizde kalacak sonra eve cekeceksin neticede.
Ben hala Izmirde olsaydim gelir seve seve elyaf zimpara islerine yardim ederdim. Ama iste hayat beni gavur memleketlerine goturdu :)
-
Benim aklımda da hep PolyUrea var.
Elyaf epoksiden sonra hiç uğraşmadan hem PolyUrea kaplatsam. Suitici olduğu için sürtünmesi de az olur.
-
Bence de elyaf işini pas geçme..ahşap iskeleti,k.plakları bir arada tutacak zırh olarak düşün..
Uçurtma rüzgarla doldugunda yelkene göre teknenin yapısına bir sürü basınc,yük binecek..
İşçilikte,tasarımda zayıf olan öngörülmeyen olumsuzlukları o elyaf absorde edecek..
Macun işine gelince,beceremedigim ,kötü becerdigim tek iş o oldu..o yüzden seni anlıyorum..
Birde şunu ekliyeyim trimaranın iskele/sancak ayaklarını tekneye baglayan iki *lata" diyeyim..bordolarda bitiyor,öndekine iç yatak yapmısın,arka bordalara ilişkili.
O iki lata yekpare,bütünlüklü tek parça olarak tasarlanamazmı?
-
Benim aklımda da hep PolyUrea var.
Elyaf epoksiden sonra hiç uğraşmadan hem PolyUrea kaplatsam. Suitici olduğu için sürtünmesi de az olur.
Su catilara filan atilandan bahsediyorsun sanirim.
epoksiye tutunabiliyorsa, deniz suyuna dayanikliysa, kolay asinmiyorsa neden olmasin?
Fakat bunlara dikkat etmek lazim. catilarda vs bu gerekliliklerin hic birisi yok.
-
Bence de elyaf işini pas geçme..ahşap iskeleti,k.plakları bir arada tutacak zırh olarak düşün..
Uçurtma rüzgarla doldugunda yelkene göre teknenin yapısına bir sürü basınc,yük binecek..
İşçilikte,tasarımda zayıf olan öngörülmeyen olumsuzlukları o elyaf absorde edecek..
Macun işine gelince,beceremedigim ,kötü becerdigim tek iş o oldu..o yüzden seni anlıyorum..
Birde şunu ekliyeyim trimaranın iskele/sancak ayaklarını tekneye baglayan iki *lata" diyeyim..bordolarda bitiyor,öndekine iç yatak yapmısın,arka bordalara ilişkili.
O iki lata yekpare,bütünlüklü tek parça olarak tasarlanamazmı?
Zımpara işi benim hep kaçtığım iş. Macun da onun hazırlayıcısı. Macunlayıp bırakmak da olmaz. Ben de macun zımpara yerine PollyUrea olmaz mı diye düşünüyorum.
Üç dört yıl önce İzmirdeki adamlarla konuşmuştum. Tabi olur demişlerdi. Epoksi ve astardan sonra demişti.
Başka denizcilik forumlarında da zaman zaman tartışılmış, rağbet görmemiş. Malum denizciler biraz tutucudur, ben de tam tersi (denizci değilim de, ondan herhalde). Yeni şeyleri denemeyi çok severim.
Şöyle bir video vardı. Görğntügüzel de, sonrası ne oluyor nasıl oluyor pek bilen yok. Yapan adam da olmaz demiyor haliyle. Reklamlarda yırtılmaz, delinmez, kopmaz, kırılmaz diye anlatıyor; ama bir çivi bile çakmayacaksın demişler birilerine. Anlıyorum, tamam. Kayaya sürtünce açılmayacaksa eyvallah. Epoksi elyaf hasar görecek kadar kötü ise, o gşderse ona da eyvallah. Ama epoksi elyaf sağlam o giderse, olmadı demek...
https://youtu.be/tJ-SZzJPTYE?si=CqyF9CEhrgFqghmZ
-
Polyurea yı,denizcilik forunlarında geçmişte gördüm..dedigin gibi tartışıldı,denemek isteyenler çıktı..Ama devamı gelmedi.
Bir,iki videosunuda izledim balyozla filan giriyorlardı.
Ama deneyeni,izlenimi aktaran reel bir yorum görmedim..
Lehte,yada aleyhte bir yorumum yok ,o yüzden..
Sessiz sakinin dedigi gibi sanayide bir alt yapı çalışması yapacaksın..🙂 eli hızlı,düzgün macun yapabilen bir kalfa ayarlamaya çalışacaksın..Elyaf üzerine direkt boyamada bir çözüm gibi görünsede.
Benim sahsen içime sinmez..macun ,pu yada epoksi koruyucu bir tabaka oluşturuyor elyafa...
Şunu da ekliyeyim...elyaf,macun k.plaga sınırsız bir saglamlık,güç,kursun geçirmez bir yapı eklemiyor..
Bazıları gözlerinde çok büyütüyor,okudukları dan etkileniyorlar🙂
Öyle teknen elyaf,epoksi,kontraplak taş gibi,birşey olmaz diye,kayalara vursam Batman abi.🙂
Öyle birşey yok...Deniz koşullarında bir miktar daha iyi koruyucu..
Malzemelerin hepsi birbirine artı sağlıyor..
Sıralamada biri eksik olursa,dayanım daha zayıf oluyor..
-
Yabancı kaynaklara baktım. Tabi çoğu belki yanlı yayın, ama Amerika'dan Japonya'ya ticari faaliyetleri var ve denizcilik endüdtrisinde ve profesyonel teknelerde kullanımda iddialılar.
Genel olarak epoksiden daha sağlam ve daha uzun ömürlü bir ürün. İki büyük dezavantajı var
1. Çok pahalı
2. Yanlış uygulama yapılırsa, kaplama bir anda tek parça kabuk şeklinde tamamen atıyor. Uygulama esnasında nem ve sıcaklığa çok duyarlı. Profesyonel bir şekilde, doğru koşullarda, doğru yapılması gerekiyor.
Yani riskli. Risk alınabilir, ama bu proje için bu aşamada değmez. Diğer seçeneklere bakmam lazım.
Elyaf epoksi de sonuçta kullandığın malzeme ve deneyim ve becerine göre belli bir katkı sağlayacaktır. Onu da yine doğru koşullarda, doğru şekilde yapmak gerekir. Ama bunlar en azından "Kendin Yap" koşullarına daha uygun, belki biraz daha affedici. Hava kabarcığı konusu her zaman sorun olmaya aday. Ama daha az karmaşık yüzey uygulamalarında o olasılık da azalıyor. Benim yapacağım uygulamada bile bir anda tamamının atacağını düşünmüyorum. .
Bu kısım sıkıcı işleri dışarı yaptırmak iyi bir seçenek olabilir de, doğruadamı bulmak da çok zor. Hele Urla'da...
-
Dogru adami bulma konusunda kesinlikle katiliyorum.
Neticede bu bir prototip. Kisisel gorusum, boyasini kinasini dusunmeden, ekstra kece elyaf katmaniyla tekneyi yap. At denize. Testlerini yap. Hersey yolundaysa ondan sonrasina bakarsin.
Elyaf uygulamasinda bana gore en zor sey elyafa gore keskin kalan koseler. Kalin elyaf keskin kose sevmiyor. 5mm fazladan verilebilen her radius, isi epey kolaylastiriyor.
Gerisi orbital zimparaya ve acele etmemeye bakiyor.
-
Bugün iyice sıkıldım artık deneme yapmaktan. Dedim bir de gerçekten kesiyormuş gibi yapayım. Yani kullanacağım levhakardan birşni alıp, gerçek boyda bir parça keseyim.
Zaten işe AMAlardan başlamayı düşünüyorum. Küçük oldukları için birşeyler yanlış olursa vakit ve malzeme kaybı az olur. Bir (hatta yarım) levhayı harcamayı göze alıp, AMAlardan birinin bir bordasını keseyim dedim.
Hani belki bu malzeme daha yumuşaktır, diğeri kurumuştur falan...
Ama sürpriz olmadı. Yine kesilmedi. İki tur kesecek gibi oluyor. Ama son katman (ve belki önceki yapıştırıcı tabaka) kalıyor. Üç desem, iyice yanacak.
Dedim kalanı elle keseyim. Dışları hızarla kestim, o kolay. Çentik içleri ve delikleeir zor. Onları da temel olarak avuç taşlama ve beraberinde matkap, keski, törpü, demir testeresi desteği ile kestim.
Borda 6mm. Ara destek parçası 12mm. Delikler 12mm. Fena olmadı ama kalite hemen düşüyor. Fazladanvakit de cabası.
Ben yarınngifip cnc araştırması yapayım.
Malzemeleri Urladan yükleyip götürmem zor. Oradan yenisini alıp orada kestirip getireyim...
Yoksa bütün yazı boşuna lazer denemekle geçireceğim...
-
Resim eklenmemiş, bir dha deneyeyim...
-
Abi elle kesim için dekupaj testere yeterli. Kendini çok zahmete sokmuşsun dekupajla tüm formları rahatla cikarirsin. Bir tane dekupaj edinmen bence tüm problemi çözer.
-
Var bende. Var da dandik birşey. Kipadan almıştım, Tesco marka. Bıçağı tutan çenedi ayrı yamuldu gitti, içeride dönme hareketini ileri geriye çeviren mekanizmanın yatağı ayrı yamuldu gitti.
Çene zamak dedikleri dandik "metal". Makina gövde zaten plastik. İkigünde dağılıyor.
Şerit testere de var. Einhall. Oda yampiri yampiri kendi istediği yöne gidiyor. Sıkıştırıyorum, dönmüyor. Gevşetiyorum başını alıp gidiyor.
En cefakar söz dinleyen dostum avuç taşlama, ne dersem onu yapıyor. Girintilerdeişi zor tabi. Çok küçük çaplı disk lazım.
Mini freze takımı da vardı, mini mini disklerle, ama onlarla da bu iş yapılmaz, iki santim kestin mi bitiyor.
Bu iş aslında gerçekten cnc işi de, ben evde yapmaya çalışıyorum hep. Lazer de en kolayı...
Olacaktı, ama olmamakra ısrar ediyor.
Elle yine yaparım. Birazdaha zaman, biraz daha az kalite.
İnsanlar eskiden nasul yapıyordu, cnc mi vardı?
Ama ben kendimden de birşeyler katmak istiyorum. BuTak-Yapıştır yöntemi diğer işleri kolaylaştıracak, kaliteve güvenliği artıracak. Tabii o da sonuçta lazer gibi cnc gibi hassas bir işleme bağlı.
Benim için bilgisayrdan öyle bir kesim dosyası çıkarmak kolay. Ama onu kullanamazsam anlamı kalmıyor. Elle de kısmen kullanmış oluyorum ama, ne kadar...
-
Bugün iyice sıkıldım artık deneme yapmaktan. Dedim bir de gerçekten kesiyormuş gibi yapayım. Yani kullanacağım levhakardan birşni alıp, gerçek boyda bir parça keseyim.
Zaten işe AMAlardan başlamayı düşünüyorum. Küçük oldukları için birşeyler yanlış olursa vakit ve malzeme kaybı az olur. Bir (hatta yarım) levhayı harcamayı göze alıp, AMAlardan birinin bir bordasını keseyim dedim.
Hani belki bu malzeme daha yumuşaktır, diğeri kurumuştur falan...
Ama sürpriz olmadı. Yine kesilmedi. İki tur kesecek gibi oluyor. Ama son katman (ve belki önceki yapıştırıcı tabaka) kalıyor. Üç desem, iyice yanacak.
Dedim kalanı elle keseyim. Dışları hızarla kestim, o kolay. Çentik içleri ve delikleeir zor. Onları da temel olarak avuç taşlama ve beraberinde matkap, keski, törpü, demir testeresi desteği ile kestim.
Borda 6mm. Ara destek parçası 12mm. Delikler 12mm. Fena olmadı ama kalite hemen düşüyor. Fazladanvakit de cabası.
Ben yarınngifip cnc araştırması yapayım.
Malzemeleri Urladan yükleyip götürmem zor. Oradan yenisini alıp orada kestirip getireyim...
Yoksa bütün yazı boşuna lazer denemekle geçireceğim...
CNC kesimde bicak capi dolayisi ile puzzle gediklerinin ic koseleri yuvarlak kalacaktir. ona gore bicaga ekstra yol vermek lazim ki keskin kose gereken yerler icin yeterli bosluk olsun.
Genelde guclu CO2 laserler 20mm'ye kadar kontraplagi kesebiliyor. Ama cogu makinenin ebatlari 1x1m civarinda oluyor.
Benim gorusum, disarda cnc kesimde de problemler yasaman muhtemel.
Volkan'a katiliyorum ve artiriyorum.
Bosch'un yesil seri dekupajlari hem ekonomik oluyor hem saglam. Ince disli bir de ahsap bicagi alsan.
Lazer ile kontraplaklari komple kesmek yerine sadece cizsen, sonra da dekupajla kessen isin daha kolay olabilir.
Ustelik olasi bir hata/modifikasyon durumunda hersey elinin altinda. yeniden bir cnc vs araman gerekmez.
-
Bugünkü denememin amacı o idi zaten. Dışarı bağımlılığı ben de istemiyorum ve bu Urla'da hiçbirşey yaptıramıyorum. En ufak birşeyde İzmire gitmem gerekiyor.
Dediğin lazerler küçük. Bende bakmıştım 3-4 sene önce. 120 cm falandı galiba uzun tarafı. Onlar kapalı, kapaklı. Uymaz.
CNCler genelde 4mm bıçaklı. Benim küçük delik eni 6mm. Büyük 12mm. Büyükte sorun olmaz, küçükte belki. Onu da evde eğe ile hallederim diye düşündüm. Bugün evde öyle gibi yaptım. Delik başlarını matkap ile deldm, sonra kalan yeri törpüledim.
Daha iyi aletlerle evde de yapılabilir tabii. Son zamanlarda Bosch dan DeWalta geçtim. Bakarım ikisine de.
Bordalar 6mm. Onlar kolay olabilir de, taban ve ara parçalar 12mm. Zorlayabilir. Birfiyatlarına bakayım...
-
Düz yerler hadi neyse de, ana teknenin gövde ek yerindeki zigzagları kesmek pek kolay olmayacaktır. Büyük olasılıkla orasından burasından kırılır gibi geliyor bana.