Amatör Denizcilik Dernekleri
ISMAİL ORUÇ·9 AĞUSTOS 2016 SALI
Yıllardır, amatör denizciliğin ve dolayısıyla denizci toplum olma yolunda ilerlemenin Devletin vizyonu ve desteği dışındaki unsurlarından biri olan sivil toplum kuruluşların önemine dikkat çekmekte ve mutlaka her ilçede amatör denizci derneği kurulmasını önermekteyim. Maalesef toplumumuzun insanı bırakın dernek kurmak, derneklere üye olmaktan adeta korkmaktadır. 1980 li yıllarda yaşananları düşünürsek bu korku ve çekinmeye hak vermemek elde değildir. Ülkemizde derneklerin büyük çoğunluğu, dernek tarafından işletilmesi planlanan lokalde kumar oynatmak veya kolay içki ruhsatı almak için bir araç olarak kurulmaktadır. Bu bizim amacımıza hiç ama hiç uymamaktadır. Elbette ilerleyen zamanda dernek faaliyetlerinin finansmanı için iktisadi işletmeler kurulabilir, ama bu bugünkü konumuz olmamalıdır.
Dernek kurmak yasal olarak çok zor bir şey değildir. Hazırlanan bir tüzük ve kurucu üyelerin müracaatlarıyla işlem kısa sürede tamamlanabilmektedir. Asıl olan bu derneğin tüzüğünde yazılan amaçları doğrultusunda faaliyetler yapmasını sağlayabilmektir. Derneğin kurucu üyeleri arasında egolardan arınmış olmak şartıyla, bir muhasebeci, bir avukat, yörenin hatırı sayılır lafı sözü dinlenen bir büyüğü, o yörede resmi kuruluşlarda çalışan veya çalışmış sevilen sayılan bir veya birkaç kişi, boş zamanı bol olan gerektiğinde evrak getir götürünü de yapabilecek bir emekli nin olması faaliyetlerin yürütülmesinde kolaylık sağlayacaktır.
Derneğin bir merkezde kurulup, değişik yörelerde şubeler açması yerine, hemen her ilçe ve beldede kurulmuş derneklerin federasyon çatısı altında toplanması yerel ilişkilerle bazı sorunların bulunduğu yerde çözümlenmesi daha kolay olacağından uygundur. Tabi ki bugünden yarına her şeyin değişmesini beklememek gerekir. Çok uzun ve meşakkatli bir yol geçilmesi gerektiğini takdir edersiniz. İyimser bir tahminle dernek heyeti beş yıllık bir mücadelenin sonunda o yörede amatör denizcilik adına gözle görünür mesafeler kat etmiş olabilecektir.
Amatör denizcilik dernekleri; barınma, vergi yani bağlama kütüğü vize harcı gibi uzun vadede, daha doğrusu devletin izin ve onayı olmadan yapılacak işlerin dışında, kısa vadede ne tür faaliyetlerde bulunmalıdır? Kurucu üyeler ne tür fedakarlıklar yapmak zorunda kalacaktır? Bunları ortaya koymak ve biraz beyin fırtınası yapmak için aklıma ilk gelenleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Nedir bunlar?
Bulundukları bölge, ilçe veya beldelerde torunlarımızdan ödünç aldığımız doğa ve denizi özellikle gençlere sevdirmek adına etkinlikler yapılabilir. Öğrencilerle kıyı temizliği yapmaktan tutun, okullarda boş geçen derslerde dernek heyetinden veya dışarıdan işin uzmanı kişilerin doğa, balık, denizcilik ve benzeri konularda söyleşiler yapmasına, bu ve bu gibi bilgilendirme çalışmalarını hemen her yörede yapılan festivallerde açacakları stand lar sayesinde daha geniş kitlelere ulaşmasına fırsat yaratabilir.
Akademik çevrelerle irtibata geçerek global ve yöresel deniz kirliliğinin getirdiği sorunların anlatılması veya doğanın bozulmasının nasıl önüne geçilebileceği hakkında paneller düzenlenmesine önayak olunabilir. Kabotaj bayramlarının basitçe kutlanılması yerine daha çoşkulu kutlanabilmesi için en azından yerel yöneticilerle temasa geçilebilir. Kabotaj ın ne olduğu ve kazanımları sadece liman içinde toplanan haziruna kısaca anlatılmak yerine okullarda en azından bir ders saati süre ile anlatılması için programlar düzenlenebilir.
Bugünden yarına kolayca değişecek şeyler olmadığını bilmekteyiz. Onun için sabırla zorlu olan bu yolda ilerlemek gerekir. Amatör denizci derneklerinin yöneticileri dernek kuruluş işlemi tamamlanıp tüzel kişiliğe haiz olduktan sonra, başta kendi yörelerindeki vali, kaymakam,belediye başkanı, il ve ilçe emniyet müdürleri, gençlik spor müdürleri,liman başkanlıkları,il ve ilçe tarım müdürleri, il ve ilçe çevre müdürleri gibi resmi kurum ve kuruluşlarına nezaket ziyaretleri yaparak düşüncelerini aktarmaya, amaçları doğrultusunda çalışmalarını yapmak için gerekli kontakları kurmaya ivedilikle başlamalıdır.
Elbet bu işler için az veya çok bir maddi desteğe de ihtiyaç vardır. Amatör denizcilik dernekleri kendilerini tanıtıp toplayabilecekleri bağış veya kuracakları iktisadi işletmeler yoluyla gelir elde etmeye başlayana kadar, başta kurucu üyeler bir müddet kendi şahsi imkanlarını kullanmak zorundadır. Kişinin günde bu işe ayıracağı iki üç tl lık bir tasarrufla (beş sigara az içmek veya günde bir iki çay içmemek gibi) kurucu üyelerin tasarruflarıyla bile pekala yapılabilir.
Derneği kurmak için kurucu üyeleri ve daha sonrasında derneği yaşatmak için üye bulmak bana göre işin en zor bölümüdür. Beş daireli bir binada bile yönetici seçecek veya sorunlara çözüm bulacak toplantıları beceremiyoruz diye vazgeçilmemelidir. Mutlaka bir yerden başlanmalıdır. Azimle ve sabırla. Eğer zor diye vazgeçecek isek buraya kadar bu yazıyı boşa okuduk dolayısıyla,fikir üretmeye ve konuyla ilgili ahkam kesmeye hiç gerek yoktur. Elbet zaman içinde birileri bir şeyler hazırlar ve bize dayatır. Neden uğraşalım ki?
Eğer buraya kadar okumuş iseniz ve bu konuda bir şeyler yapılması gerektiğine de inanıyorsanız; dernekleşme konusundaki fikirlerinizi, aklınıza gelen faaliyetleri, gurupta
https://www.facebook.com/groups/232928463768992/ paylaşarak beyin fırtınasına katılın. Hatta ve hatta hemen yörenizdeki bir derneğin kurucu üyeleri kimler olabilir diye düşünerek arkadaş ve dostlarınızı ziyaret edin konuyu tartışın ve gurupta paylaşın. Buradan çıkacak ortak akıl Amatör denizciliğin gelişmesine katkıda bulunacak derneklerin kurulması ve çalışması için yol gösterici olacaktır.
Ben guruba arkadaş listemdeki tüm arkadaşlarımı davet ettim. Sizlerde en azından ilgili olabileceğini düşündüğünüz arkadaşlarınızı davet ederek daha çoğulcu bir tartışma ortamı yaratmaya katkıda bulunun. İnternet ortamında bazen abuk subuk, maksadı aşan paylaşımlar yapıldığı için guruptaki paylaşımları onay süzgecinden geçirmek istedim. Bu konuda beni anlayışla karşılayacağınızdan eminim. İsmail Oruç