Sayfa: 1 2 [3] 4 5 6 7 8 ... 10
21
« Son İleti Gönderen: vlkanaydin Haziran 28, 2025, 01:39:02 ÖS »
Burada eski olanlar hatırlar , yeni olanlarında gözden geçirmesi için seneler seneler önce bu şekilde bir makara üretimi için organizasyon yapmış ve 3 kişi ile bu makaraları üretmiştik. Hepimiz belirli bir parçaların sorumluluğunu aldık ve onları maliyetine ürettirip montajını yaptık. Link: https://www.denizrehberim.com/ortak-yelkenli-makaralari-uretimine-ne-dersiniz-t3369.0.htmlBu makaraları teknemde direk üstü , güverte üstü her yerde kullandım ve hala kullanmaktayım. Yine bilenler için asıl işim sporculuk. Ancak her sporcunun belirli bir yaşa gelince yaşadığı durum benimde kapımı çaldı ve emeklilik yoluna girmiş oldum. Bu anlamda da 1 yıldır yine ''beni forumdan tanıyanların bileceği üzere'' çok sevdiğim sanayiye biraz daha yaklaşmış durumdayım. Cnc Freze ve Torna konusunda tam teşekküllü bir yatırımımız oldu. Şu anki imkanlarım teknemi yaparken olsaydı muhtemelen çok üst seviye bir şey orataya çıkarırdım. BU açtığım başlık aklıma geldi ve çok tekne yapan olmasa da yine bu şekilde bir üretimi başlatmak istedim. Bu anlamda da böyle bir konu açıp hem haber vermek hemde insanlara umut olmak istedim. Bu proje bir öncekinde olduğu gibi imece yolu ile maliyetler esasında bir üretim olsun istiyorum. Sorumluluk almak , bende bu parçanın burasını üretirim diyenlerin yardımını memnuniyetle kabul ederim. Kim ne kadar sorumluluk alabiliyorsa . Bu başlık altında tekneniz için üretilmesini istediğiniz ve aklınıza gelen her parçayı yazabilirsiniz. Aluminyum, paslanmaz , derlin , kestamit vs tüm malzemelere ulaşımımız mevcut. Lazer kesim , büküm bunlara da ulaşımımız mevcut. Kaynağa da ulaşımımız mevcut. Torna ve dik işleme de ulaşımımız mevcut. Ben kendim için Harken benzeri halat yönlendiricileri , vardevala montajlı halat yönlendiricileri , güverte üstü halat yönlendiricileri imalatına başladım ve küçük boylu az miktarda makara yapmayı düşünüyorum. Tamamına yakınını aluminyumdan yapacağım 6000 serisi malzeme. Dahil olmak isteyenler için de kapım her zaman açık. Farklı parça ihtiyaçları için de kapım açık. Yelken okulları ,yat klupleri hepsine kapımız açık . beraber fikir cimnastiği yapalım. Ekonominin bel büktüğü şu günlerde bir nebzede olsa kaynakları kısıtlı insanlar için çözümler üretelim. Buyrun bakalım beyin cimnastiğine . ( Lütfen yukarıdaki linkte yapılan olayı dikkatlice inceleyin. )
22
« Son İleti Gönderen: sessizsakin Haziran 25, 2025, 11:22:04 ÖÖ »
Dogru adami bulma konusunda kesinlikle katiliyorum.
Neticede bu bir prototip. Kisisel gorusum, boyasini kinasini dusunmeden, ekstra kece elyaf katmaniyla tekneyi yap. At denize. Testlerini yap. Hersey yolundaysa ondan sonrasina bakarsin.
Elyaf uygulamasinda bana gore en zor sey elyafa gore keskin kalan koseler. Kalin elyaf keskin kose sevmiyor. 5mm fazladan verilebilen her radius, isi epey kolaylastiriyor.
Gerisi orbital zimparaya ve acele etmemeye bakiyor.
23
« Son İleti Gönderen: khbilen Haziran 25, 2025, 05:20:58 ÖÖ »
Yabancı kaynaklara baktım. Tabi çoğu belki yanlı yayın, ama Amerika'dan Japonya'ya ticari faaliyetleri var ve denizcilik endüdtrisinde ve profesyonel teknelerde kullanımda iddialılar.
Genel olarak epoksiden daha sağlam ve daha uzun ömürlü bir ürün. İki büyük dezavantajı var
1. Çok pahalı 2. Yanlış uygulama yapılırsa, kaplama bir anda tek parça kabuk şeklinde tamamen atıyor. Uygulama esnasında nem ve sıcaklığa çok duyarlı. Profesyonel bir şekilde, doğru koşullarda, doğru yapılması gerekiyor.
Yani riskli. Risk alınabilir, ama bu proje için bu aşamada değmez. Diğer seçeneklere bakmam lazım.
Elyaf epoksi de sonuçta kullandığın malzeme ve deneyim ve becerine göre belli bir katkı sağlayacaktır. Onu da yine doğru koşullarda, doğru şekilde yapmak gerekir. Ama bunlar en azından "Kendin Yap" koşullarına daha uygun, belki biraz daha affedici. Hava kabarcığı konusu her zaman sorun olmaya aday. Ama daha az karmaşık yüzey uygulamalarında o olasılık da azalıyor. Benim yapacağım uygulamada bile bir anda tamamının atacağını düşünmüyorum. .
Bu kısım sıkıcı işleri dışarı yaptırmak iyi bir seçenek olabilir de, doğruadamı bulmak da çok zor. Hele Urla'da...
24
« Son İleti Gönderen: servet Haziran 24, 2025, 10:31:36 ÖS »
Polyurea yı,denizcilik forunlarında geçmişte gördüm..dedigin gibi tartışıldı,denemek isteyenler çıktı..Ama devamı gelmedi. Bir,iki videosunuda izledim balyozla filan giriyorlardı. Ama deneyeni,izlenimi aktaran reel bir yorum görmedim..
Lehte,yada aleyhte bir yorumum yok ,o yüzden.. Sessiz sakinin dedigi gibi sanayide bir alt yapı çalışması yapacaksın..🙂 eli hızlı,düzgün macun yapabilen bir kalfa ayarlamaya çalışacaksın..Elyaf üzerine direkt boyamada bir çözüm gibi görünsede. Benim sahsen içime sinmez..macun ,pu yada epoksi koruyucu bir tabaka oluşturuyor elyafa... Şunu da ekliyeyim...elyaf,macun k.plaga sınırsız bir saglamlık,güç,kursun geçirmez bir yapı eklemiyor.. Bazıları gözlerinde çok büyütüyor,okudukları dan etkileniyorlar🙂 Öyle teknen elyaf,epoksi,kontraplak taş gibi,birşey olmaz diye,kayalara vursam Batman abi.🙂 Öyle birşey yok...Deniz koşullarında bir miktar daha iyi koruyucu.. Malzemelerin hepsi birbirine artı sağlıyor.. Sıralamada biri eksik olursa,dayanım daha zayıf oluyor..
25
« Son İleti Gönderen: khbilen Haziran 24, 2025, 01:35:26 ÖS »
Bence de elyaf işini pas geçme..ahşap iskeleti,k.plakları bir arada tutacak zırh olarak düşün.. Uçurtma rüzgarla doldugunda yelkene göre teknenin yapısına bir sürü basınc,yük binecek.. İşçilikte,tasarımda zayıf olan öngörülmeyen olumsuzlukları o elyaf absorde edecek.. Macun işine gelince,beceremedigim ,kötü becerdigim tek iş o oldu..o yüzden seni anlıyorum.. Birde şunu ekliyeyim trimaranın iskele/sancak ayaklarını tekneye baglayan iki *lata" diyeyim..bordolarda bitiyor,öndekine iç yatak yapmısın,arka bordalara ilişkili. O iki lata yekpare,bütünlüklü tek parça olarak tasarlanamazmı?
Zımpara işi benim hep kaçtığım iş. Macun da onun hazırlayıcısı. Macunlayıp bırakmak da olmaz. Ben de macun zımpara yerine PollyUrea olmaz mı diye düşünüyorum. Üç dört yıl önce İzmirdeki adamlarla konuşmuştum. Tabi olur demişlerdi. Epoksi ve astardan sonra demişti. Başka denizcilik forumlarında da zaman zaman tartışılmış, rağbet görmemiş. Malum denizciler biraz tutucudur, ben de tam tersi (denizci değilim de, ondan herhalde). Yeni şeyleri denemeyi çok severim. Şöyle bir video vardı. Görğntügüzel de, sonrası ne oluyor nasıl oluyor pek bilen yok. Yapan adam da olmaz demiyor haliyle. Reklamlarda yırtılmaz, delinmez, kopmaz, kırılmaz diye anlatıyor; ama bir çivi bile çakmayacaksın demişler birilerine. Anlıyorum, tamam. Kayaya sürtünce açılmayacaksa eyvallah. Epoksi elyaf hasar görecek kadar kötü ise, o gşderse ona da eyvallah. Ama epoksi elyaf sağlam o giderse, olmadı demek... https://youtu.be/tJ-SZzJPTYE?si=CqyF9CEhrgFqghmZ
26
« Son İleti Gönderen: sessizsakin Haziran 24, 2025, 12:46:08 ÖS »
Benim aklımda da hep PolyUrea var.
Elyaf epoksiden sonra hiç uğraşmadan hem PolyUrea kaplatsam. Suitici olduğu için sürtünmesi de az olur.
Su catilara filan atilandan bahsediyorsun sanirim. epoksiye tutunabiliyorsa, deniz suyuna dayanikliysa, kolay asinmiyorsa neden olmasin? Fakat bunlara dikkat etmek lazim. catilarda vs bu gerekliliklerin hic birisi yok.
27
« Son İleti Gönderen: servet Haziran 24, 2025, 12:14:20 ÖS »
Bence de elyaf işini pas geçme..ahşap iskeleti,k.plakları bir arada tutacak zırh olarak düşün.. Uçurtma rüzgarla doldugunda yelkene göre teknenin yapısına bir sürü basınc,yük binecek.. İşçilikte,tasarımda zayıf olan öngörülmeyen olumsuzlukları o elyaf absorde edecek.. Macun işine gelince,beceremedigim ,kötü becerdigim tek iş o oldu..o yüzden seni anlıyorum.. Birde şunu ekliyeyim trimaranın iskele/sancak ayaklarını tekneye baglayan iki *lata" diyeyim..bordolarda bitiyor,öndekine iç yatak yapmısın,arka bordalara ilişkili. O iki lata yekpare,bütünlüklü tek parça olarak tasarlanamazmı?
28
« Son İleti Gönderen: khbilen Haziran 24, 2025, 12:11:33 ÖS »
Benim aklımda da hep PolyUrea var.
Elyaf epoksiden sonra hiç uğraşmadan hem PolyUrea kaplatsam. Suitici olduğu için sürtünmesi de az olur.
29
« Son İleti Gönderen: sessizsakin Haziran 24, 2025, 11:59:42 ÖÖ »
Abi o zaman soyle bir yol izleyebilirsin. Elyaf uyglama olmazsa yapisal butunluk cok zayif olur. Mutlaka elyaf uygula. Asil is yapacak orgu elyafin uzerine de 1 kat kece elyaf uygula ( epoksiye uygunluguna dikkat etmek lazim ). Neticede prototip. 5 gun aksama kadar gunese maruz kalmaktan curumez epoksi. Curuse de yuzeyinde ince bir film curur. O da zimparayla gider. Baktin guzel oldu. Ben bunu uzun sure kullanayim dersen, butcesini ayarlar verirsin bir oto boyaciya. 2K epoksi dolgu/primer macunlari var. zimparalayip macunlayip bir de 2K poliuretan vernik atarlar. Mis gibi olur. 2K sistemler de deniz suyuna oldukca dayanikli. Surekli suda olacak olsa komple marin sistemlerle gitmen dogrusu olur ama, 3 - 5 saat denizde kalacak sonra eve cekeceksin neticede. Ben hala Izmirde olsaydim gelir seve seve elyaf zimpara islerine yardim ederdim. Ama iste hayat beni gavur memleketlerine goturdu 
30
« Son İleti Gönderen: khbilen Haziran 24, 2025, 11:25:06 ÖÖ »
Aslında ben sadece macun değil, külliyen zımpara astar boya ne varsa pas geçmeyi düşünüyorum.
Bu işi artık inada bindiği için yapıyorum. Bu bir gezi eğlence teknesi değil. Amacım uçurtmayı deneyecek birşeye sahip olmak.
Şeytan diyor, yapıştır hepsini, bolca epoksi ile doyur, ya da daha berrak bir vernik ile. Git dene..
Kaç kere kullanacağım şüpheli.
Ama baktım güzel olmuş, ömrü uxun olsa iyi olur, sonradan, tuzlu su yedikten sonra elyaf epoksi vs yapsam olmaz mı? Bir tür kalafat gibi yani...
Sayfa: 1 2 [3] 4 5 6 7 8 ... 10
|