Denizrehberim Forumu
Kendi Tekneni Kendin Yap => Tekne İnşa Örnekleri => Devam Eden İnşalar => Konuyu başlatan: eminuygarcelik - Temmuz 06, 2021, 02:52:07 ÖS
-
Arkadaşlar. Herkese selam ve saygılar. 02.07.2021 itibari ile sztrandek 750 inşasına başlamış bulunmaktayım. maalesef cad olarak indirdiğim planlar ile ofset tablosundaki değerler bazı postalarda birbirini tutmamakta idi. önce cad çizimlerini ofset tablosundaki değerlere göre çizdim ve bu çizimlerden faydalanarak lazer kesim yaptırdığım 8mm marin kontraplak parçalarını 3 kat lamine ederek postaların inşasına başladım. görüş ve önerileriniz için şimdiden teşekkür ederim.
-
Selamlar aramıza hoşgeldiniz ve hızlı geldiniz <>
Çalışmalarınız çok profesyonel görünüyor. Şimdi yeniden tekne yapacak olsam aynen sizin yaptığınız şekilde başlarım. Tebrik ediyorum.
Konuyu sabitleyeyim ve takibe alayım :halay
Ayrıca Balıkesir'in neresinde yapılıyor acaba bu tekne ?
Tekrar kolay gelsinn.
-
Selam. sessizce izleyeyim dedim ama daha yolun başındayken de bir öneride bulunmadan edemedim. Ted Brewe amcanın öngörülerine göre DWL/BMax oranı ortalaması 2,7 olmalıymış. Bir çok denemelerimde de bunu doğruladığımı ifade edeyim. Bunun altındaki değerlerde tekne tıknaz, karınlı; üstündeki değerlerde ince, narin oluyor. Bu durumda S750 konusundaki değerlendirmem de posta aralarının %10-12 eşit açılarak yapılmasının daha uygun olduğu yönünde.
Dilerseniz Balast/Deplasman dengesini aynı kılmak adına salmayı da boydan %10 uzun yapabilirsiniz.
Yelken alanın artırılmasına bence gerek yok. Sonuçta bir çoğumuzun amatör ve tecrübesiz olduğu varsayılırsa güvenlik açısından bir kaç metrekare az yelken taşımanın daha çok faydası olacaktır.
Sonuçta karar sizin... Kolay gelsin.
-
Volkan bey balikesir burhaniye de yapıyoruz. Yapmaya çalışıyoruz. Oğlum ve yeğenimin yardımları ile. Bayram tatilinde postalarin laminasyon işlemlerini tamamlamayı planlıyoruz.
Mehmet bey size de önerileriniz için teşekkür ederim ancak amatör bir yapım olduğu ve bu konuda başkaca da deneyimimiz olmadığı için plan dışına çıkma konusunda tereddüt içindeyim. O yüzden plana göre yapmayı planlıyorum. Zaten 7.50 boy yeterli gelecektir bizim için. Teşekkürler
-
Postalari yapmaya devam. Dumenimizin kursununu da döktük.
-
En büyük postamiz 3 numarayı lamine etmeye basladik
-
Bu kesim dosyalarını siz mi hazırladınız bu şekilde parçalı olarak ?
-
Hoş geldiniz, şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyelim :)
Ben de cnc kesim için ne kadar maliyete katlandığınızı merak ettim :fiyu :)
-
Evet volkan bey dogrudur. Autocad çizimleri mevcut isteyen arkadaşlarla paylaşabilirim. Ama tümünü özellikle küçük kismini lamine ettikten sonra paylaşayım ki bir hata var ise diğer arkadaşlarda aynı hataya düşmesin.
-
Evet volkan bey dogrudur. Autocad çizimleri mevcut isteyen arkadaşlarla paylaşabilirim. Ama tümünü özellikle küçük kismini lamine ettikten sonra paylaşayım ki bir hata var ise diğer arkadaşlarda aynı hataya düşmesin.
Tebrikler gerçekten çok başarılı bir iş :onay
Peki ek yerleri üst üste binmesin diye 2 ayrı çizim dosyası mı oluşturdunuz ?
-
Evet volkan bey dogrudur. 2 kat değil 3 kat yapıyoruz. O yüzden 3 ayrı çizim mevcut her posta için.
-
Arkadaşlar s750 nin salma, harici balast ve dahili balast konusunda fikir verebilecek var mi
-
Arkadaşlar s750 nin salma, harici balast ve dahili balast konusunda fikir verebilecek var mi
Hangi salma tipini kullanacağınıza karar verdiniz mi?
Dahili balast için daha önce aklıma gelmediğine hayıflandığım bir yöntemi " mermer tozu ve polyester karışımı döküm "öneririm. Komple tabana uygularsanız içeride omurgadan kaynaklanan ve sintine suyunun akışını zorlaştıran yüksekliği de halletmiş olursunuz. Kürlenmenin sonuna doğru keçe elyafla da kaplarsanız tadından yenmez olur. :)
Yanlış hatırlamıyorsam ince mermer tozunun tenekesi 30-35 kilo; polyesterin tenekesi 18 kilo gibi geliyordu. Ayrıca bir yoğurt kabını kalıp kullanarak sintine pompası için su toplama çukuru oluşturmanız da mümkün olur.
-
Arkadaşlar s750 nin salma, harici balast ve dahili balast konusunda fikir verebilecek var mi
Hangi salma tipini kullanacağınıza karar verdiniz mi?
Dahili balast için daha önce aklıma gelmediğine hayıflandığım bir yöntemi " mermer tozu ve polyester karışımı döküm "öneririm. Komple tabana uygularsanız içeride omurgadan kaynaklanan ve sintine suyunun akışını zorlaştıran yüksekliği de halletmiş olursunuz. Kürlenmenin sonuna doğru keçe elyafla da kaplarsanız tadından yenmez olur. :)
Yanlış hatırlamıyorsam ince mermer tozunun tenekesi 30-35 kilo; polyesterin tenekesi 18 kilo gibi geliyordu. Ayrıca bir yoğurt kabını kalıp kullanarak sintine pompası için su toplama çukuru oluşturmanız da mümkün olur.
Abi biliyosun ben bu yönetemi uyguladım.
2 teneke polyester + 2 çuval (40 kg) dan mermer tozunu karıştırıp omurgaya döktüm. Yaklaşık 120 kg ağırlık ekledim. Olumlu yanlarıda var olumsuz yanlarıda var.
Bu 2 teneke ve 2 çuvalı bir kerede uygulayamadık. Uygulaması zor bir işlem. Polyester zaten çalışması başlı başına zor bir malzeme.
5 lt lik su şişesini kesip ölçü olarak kullanmış,10 lt lik pet şişeye hazırlamıştık. Mermer tozu ile polyesteri iyice karıştırmak gerekiyor homojen bir dağılım olması için. İyice karıştırınca bu sefer hava kabarcığı çok oluyor .O kabarcıkların gitmesini beklesiniz bu seferde polyester donmaya başlıyor. Kabarcıklı döktüğünüz zamanda çatlamalar başlıyor. Polyester+mermer tozu oranını iyi ayarlamakta önemli. Az koyarsanız 1 tenekeye 40 kg'mı yediremiyorsunuz. Çok koydunuz mu da yapı çok katı oluyor. Döküm olmuyor,iyi yayılmıyor ve çok kırılgan oluyor.
Su hattı altında çalışıldığı için oranın ısısı düşük oluyor. Buda polyesterin çok çok geç kürlenmesine sebep oluyor.
Yoğurt kabı fikrini ilk katı döktükten sonra akıl ettiğim için sintine su toplama kısmını biz yapamadık,yani çok sığ oldu.İlk aşamada akıl edebilseydik çok güzel olurdu.
Teknenin tam sancak iskele hattında terazide olması lazım. Bir tarafa yatıklık varsa o polyester ne yapıp ne edip oraya doğru sızıyor. Biz su üzerinde döküm yaptık. Allahın sevgili kullarıymışız hava patlamamış döküm yaptığımız zaman ve dümdüz döküm kürlenmiş.
İyi yanlarına gelirsek yapılabilecek en ekonomik çözümlerden biri. Ben bu şekilde 120 kg ağırlık yakaladım. 4 adet 6 kg lık parke taşı koydum etti 146 kg. 10 sağ 10 sol olmak üzere 5 kg lık parke taşları ilede toplam 246 kg. Hareketli salmayıda 30-40 kg olarak alırsak 300 kg'mı buldum sayılır. Demirle,kurşunla bunu sağlamaya kalksam ocağıma incir ağacı dikilmiş olurdu.
Teknede yaklaşık 5-6 cm kalınlığında boylu boyunca yeni bir omurgam oldu. Bu döküm öyle bir yayıldıki hem sintineyi düzleştirdi hemde tüm girintilere girerek monoblok bir yapı oluşturdu. İçeride fazladan bir sağlamlık katmış oldu.
Yani sonuç olarak tam arada kaldığım bir yöntem. Olumlu veya olumsuz tarafı ağır basmıyor . Döküm aralarına inşaat demiri vs gibi ağırlıkta koymak mantıklı olabilir. Polyestere gömülü olacağı için bir sorun olcağını sanmam.
-
Bu arada mermer tozunuda polyester satan dükkanlarda bulabilirsiniz. Adı da yanlış hatırlamıyorsam kalsit olarak geçiyor.
-
Volkan Polyester, kobalt ve mermer tozunu önceden viskozitesini ayarlayarak hazır ettikten sonra sertleştiriciyi yani "mek" i küçük hacimlerle karıştırıp peş, peşe döküm yapabilirdin. Tabii bunu karada terazideyken yapmak daha iyi sonuç verir...
Ama ben bünyesinde pas barındıran ilave demir uygulamasına pek sıcak bakmazdım. Belki hurda balıkçı kurşunu ilave edilebilrse uygun olabilir...
-
Arkadaşlar. Esas sormak istediğim şey şu idi; planlara baktığımda dahili balast, harici balast ve salma farklı şeyler midir? ve bunların ağırlıklarının ne olması gerekiyor? onu anlayamadım. o konuda yardımlarınızı istemiştim. s750 nin plan açıklama sayfasında "Birkaç çeşit balastlama vardır : Kılıç versiyonu kontrplak gövde: - iç balast 600 kg - dış balast 150 kg + iç 300 kg Omurga versiyonu kontrplak gövde - kıyı taşımacılığı için 400 kg,açık deniz taşımacılığı için 600 kg balast" diyor. bundan anlamam gereken ne onu anlayamıyorum. bu arada hareketli salma yapmaya daha yakınım şu an. o konuda da yardım ve önerilerinizi yani hareketli ve sabit salmanın avantaj ve dezavantajlarını belirtirseniz memnun olurum. ilgilinize şimdiden teşekkürler.
-
Arkadaşlar fikir verebilecek yok mu
-
Arkadaşlar fikir verebilecek yok mu
Selamlar tekrardan. Biz sizden yanıt bekliyorduk. Hangi salmayı yapacağınızı belirtmediğiniz için bizimde cevap vermemiz sağlıklı olmaz. Sabit Salma tercih edecekseniz tüm balastı salmaya koymanız gerekecek. Hareketli salma yapacaksanız salma yapragı ayri kg olacak,salmanın girdigi yuva ayrı kg olacak birde teknenin içine salma yanlarına ayrı kg agırlıklar koymanız gerekecek. s750 de varmı tam bilmiyorum ama ikiz salma yaparsanızda bunları 2 ye bölmeniz gerekecek.
Mehmet abi yukarıda yazmıştı bende o sorunun cevabını bekliyordum aslında.
-
Hareketli salma
-Sığ sulara girebilme
-Tekneyi römorka alabilme
-Yelken seyirlerinde daha ince ayarlar
-Tekne içinde kasanın bulunması,alan kaybı.
-Agirlik dagiliminin önemli ve meşakatli oluşu.
-Agirlik merkezi biraz daha yukarıdadır. Tekne biraz daha oynak olur.
-Hareketli ve detayli çok parcasi vardir. Yapimi yorucudur. Kekamoz tuttugunda salma acilmayabilir veya kapanmayabilir.
-Narin bir sistemdir.Halat,makara,vinç gibi yrdimci ekipmanlar gerekir.
Sabit salma ise
-kıyıya yanaşamazsınız
-kolayca römorka alamazsınız.
-İç alan kasa olmadiği için daha ferahtır.
-Kara düzen sistem daha stabildir.
-Agırlık merkezi nispeten daha aşağıdadır. Tekne suya daha oturur vaziyettedir.
-Yapimi basittir. Organizasyonu zordur. Kursun,demir dokum isterseniz maliyetlidir. 8-10 saplama ile tekneye baglanir.Sizdirmazligi saglanir islem biter.
-
Arkadaşlar ilginiz için teşekkür ederim. Volkan beyin yazdıklarını okuyunca sabit salma yapmaya karar kıldım. Sabit salmada sadece salmaya agırlık konuyor anladığım kadarıyla. Peki s750 de planlarda bu konuda anlamamız gereken nedir arkadaşlar
-
Salma tekne altında düz veya düze yakın teknenin yelkende yana doğru sürüklenmesini engelleyen parçadır. Safra (balast) ise yelkende teknenin yatmasını engelleyen karşı ağırlıktır. Ne kadar aşağıda olursa o kadar yatmayı engeller. Sabit salmalı teknelerde bu ağırlık salmaya eklenerek (salma kalınlaştırılır veya en dibine torpil şekline ağırlık eklenir) ağırlığın aşağıda kalması sağlanır. Hareketli salmalı teknelerde salma sürekli tekne içine çekilip, indirildiği için ağır olması sorun yaratır, bu nedenle tekne içine safra yerleştirilir, Teknenin yüzme merkezini tahteravallinin ortası gibi düşünün, kanatların üstünde oturan çocuklarda biri daha ağırsa dengelemek için daha ortaya yakın gelmesi gerekir ki dengeli bir şekilde kalabilsin. Bu nedenle safra yukarı doğru çıktıkça dengeleme için daha ağır olur.
-
Planlar sayfasında 33-34-35 ve 36 sabit salma ile ilgili olan plan sayfaları . Sayfa sayfa salmanın kaç saplama ile monte edileceğini vs hepsini açıklıyor.
Özellikle 36. sayfada salma içinde ağırlık yerleşimi ve kg hesabınıda göstermiş.
Toplam salma boyunuz 160 cm açısı 60 derece
(http://www.geneboat.cba.pl/s750/36.jpg)
-
Ilginiz ve cevaplarınız için teşekkür ederim. Açıkçası plan sayfalarında hangi salma tipinin hangi plan sayfasında olduğunu pek anlayamamistim. Peki salma tipine göre dumenin dumen yuvasının yemenin ve skegin yeri ve yapısı da değişiyor mu arkadaşlar. Sabit salmada 8 numarali plan sayfasında dumen yapıları farklı gösterilmiş gibi geldi
-
Ilginiz ve cevaplarınız için teşekkür ederim. Açıkçası plan sayfalarında hangi salma tipinin hangi plan sayfasında olduğunu pek anlayamamistim. Peki salma tipine göre dumenin dumen yuvasının yemenin ve skegin yeri ve yapısı da değişiyor mu arkadaşlar. Sabit salmada 8 numarali plan sayfasında dumen yapıları farklı gösterilmiş gibi geldi
Evet salma tipine göre dümen skeg değişmekte. Hareketli salmada salma hareketliyse dümeninde hareketli olması beklenir. <>
Sabit salma dümen ve skeg i normal bir teknenin sahip olması gereken yapılar. Hareketli salma da dümeninde kaldırılması gerektiğinden ve öncelik bunlar olduğundan biraz değişiyor. Hareketli salmada dümen aynı zamanda ikinci bir salma gibi çalışıyor.
-
Hareketli salma
-Sığ sulara girebilme
-Tekneyi römorka alabilme
-Yelken seyirlerinde daha ince ayarlar
-Tekne içinde kasanın bulunması,alan kaybı.
-Agirlik dagiliminin önemli ve meşakatli oluşu.
-Agirlik merkezi biraz daha yukarıdadır. Tekne biraz daha oynak olur.
-Hareketli ve detayli çok parcasi vardir. Yapimi yorucudur. Kekamoz tuttugunda salma acilmayabilir veya kapanmayabilir.
-Narin bir sistemdir.Halat,makara,vinç gibi yrdimci ekipmanlar gerekir.
Sabit salma ise
-kıyıya yanaşamazsınız
-kolayca römorka alamazsınız.
-İç alan kasa olmadiği için daha ferahtır.
-Kara düzen sistem daha stabildir.
-Agırlık merkezi nispeten daha aşağıdadır. Tekne suya daha oturur vaziyettedir.
-Yapimi basittir. Organizasyonu zordur. Kursun,demir dokum isterseniz maliyetlidir. 8-10 saplama ile tekneye baglanir.Sizdirmazligi saglanir islem biter.
Peki Volkan Bey, S750'de Hareketli salmada; salmanın kendisi, salmanın yuvası ve iç kısıma konulacak olan ağırlıklar ayrı ayrı ne kadar olması gerekiyor
-
Plan açıklama sayfasında yazan bu; "Kılıç versiyonu kontrplak gövde: - iç balast 600 kg - dış balast 150 kg + iç 300 kg"
1 numaralı plan resminde yazan "500 kg"
Ana sayfada yazan ise ;
"Özellikler
Tekne
uzunluğu uzunluğu Teknenin su hattı
genişliği
Draft
Displacement
Basic. Yelkenler
ana yelken
I
fores II
genaker
Ağırlık
Dahili balastRıhtım
sayısı
Malzeme
Sıhhi kabin
749 cm
688 cm
280 cm
35/160 cm
2100 kg
13,67 m²
8,72 m²
13,12 m²
30 m²
500 kg
600 kg"
yani benim iyice kafam karıştı :sar
-
S750 planlarını tam detayı ile incelemediğim için net rakamları veremeceğim ancak s650 den örnek vereyim.
(http://www.geneboat.cba.pl/s650/11.jpg)
Hareketli salma yapacaksanız salma yaprağının bir ağırlığı oluyor. Salma yaprağını yapma tarzınıza bağlı olarak ;
4 adet 8 mm kontrplak tabakayı lamine edip uc bölümüne 20 kg lık bir ağırlık ilave ediyorsunuz.
8 mm sacdan yapabiliyorsunuz bunun ayrı bir ağırlığı oluyor.
30-35 mm lamine ahşağtan yapabiliyorsunuz. Yine bunun ağırlığı farklı oluyor.
Diyelimki ilk maddeyi yaptınız ve salma yaprağınız 35 kg. Bunu cebe attık.
Şimdi teknenin altında bulunan salma kasasının devamı niteliğinde olan yapıyı yapıyorsunuz.
(http://www.geneboat.cba.pl/s650/14.jpg)
Bu yapı sac dan oluyor genellikl. Fotoda da göreceğiniz üzere saplamalar ile vs bağlanıyor tekneye. Bu yapınında bir ağırlığı oluyor. Bu sizin imalat çeşidinize,içine balast koyup koymamanıza bağlı olarak değişebiliyor. Siz bu yapıyı sacdan içi boş olarak imal edebilirsiniz,ama içine kurşunda dökebilirsiniz,betonda dökebilirsiniz. Hepsinin ağırlığı farklı. Buda 90 kg olsun diyelim farazi.
Sizin balastınızda 500 kg görünüyor ise 500 - (35+90) = 375 kg ağırlığıda içeriden salma yanlarına sancak ve iskele eşitliğine uyarak yerleştirmeniz gerekiyor.
Aşağıdan yukarıya doğru mümkün olan,yapının gerektirdiği ağırlıkları sağlayıp en son içeride balast olarak bitiriyorsunuz.
Ben teknemi romorka raha kolay alabilmek için alttaki sac eklentiyi yapmadım. İçerideki kasayı büyüttüm ve salmayı komple tekne içine topladım. Salmanın hareketini tutan civata tekne içine taşınmış oldu . Riskli bir durum ama ben bunu tercih ettim. İç ağırlığıda buna göre daha fazla arttırmam gerekti çünkü o sac parçanın ağırlını sağlayamamış oldum .
Umarım kafanızda biraz canlandırabilmişimdir. <>
-
Cok teşekkürler volkan bey. Gerçekten taşlar yerine oturdu. Saygılar
-
Ağırlık her zaman doğru bir kelime olmayabilir. Örneğin 1 kg kurşun ile 1 kg beton aynı ağırlıktadır ve tekne içine koyduğunuzda aynı etkiyi yaparlar. Durum salmaya gelince iş biraz değişir. Hacım suyun içinde olduğu için 1 kg beton su içinde kaldırma gücü nedeni ile yaklaşık 1/2 kg gelir, kurşun ise yaklaşık 1 kg gelir. Suyun içine daldırdığınız her 1 litre hacım toplam ağırlığından 1 kg kaybeder. Örneğin tahta yüzer olduğundan, salmanızı tahtadan yaptı iseniz, suya indirdiğinizde safralık görevi görmeyeceği gibi eksi safralık görevi görür.
-
Ağırlık her zaman doğru bir kelime olmayabilir. Örneğin 1 kg kurşun ile 1 kg beton aynı ağırlıktadır ve tekne içine koyduğunuzda aynı etkiyi yaparlar. Durum salmaya gelince iş biraz değişir. Hacım suyun içinde olduğu için 1 kg beton su içinde kaldırma gücü nedeni ile yaklaşık 1/2 kg gelir, kurşun ise yaklaşık 1 kg gelir. Suyun içine daldırdığınız her 1 litre hacım toplam ağırlığından 1 kg kaybeder. Örneğin tahta yüzer olduğundan, salmanızı tahtadan yaptı iseniz, suya indirdiğinizde safralık görevi görmeyeceği gibi eksi safralık görevi görür.
Gerçekten çok önemli bir detaya dikkat çekmişsiniz. çok teşekkürler.
-
Üstatlara sorayım; aynı yanal alana sahip omurga salma ile hareketli salmanın fonksiyon açısından bir farkı olur mu?
-
Arkadaşlar s750 nin salma, harici balast ve dahili balast konusunda fikir verebilecek var mi
Hangi salma tipini kullanacağınıza karar verdiniz mi?
Dahili balast için daha önce aklıma gelmediğine hayıflandığım bir yöntemi " mermer tozu ve polyester karışımı döküm "öneririm. Komple tabana uygularsanız içeride omurgadan kaynaklanan ve sintine suyunun akışını zorlaştıran yüksekliği de halletmiş olursunuz. Kürlenmenin sonuna doğru keçe elyafla da kaplarsanız tadından yenmez olur. :)
Yanlış hatırlamıyorsam ince mermer tozunun tenekesi 30-35 kilo; polyesterin tenekesi 18 kilo gibi geliyordu. Ayrıca bir yoğurt kabını kalıp kullanarak sintine pompası için su toplama çukuru oluşturmanız da mümkün olur.
Abi biliyosun ben bu yönetemi uyguladım.
2 teneke polyester + 2 çuval (40 kg) dan mermer tozunu karıştırıp omurgaya döktüm. Yaklaşık 120 kg ağırlık ekledim. Olumlu yanlarıda var olumsuz yanlarıda var.
Bu 2 teneke ve 2 çuvalı bir kerede uygulayamadık. Uygulaması zor bir işlem. Polyester zaten çalışması başlı başına zor bir malzeme.
5 lt lik su şişesini kesip ölçü olarak kullanmış,10 lt lik pet şişeye hazırlamıştık. Mermer tozu ile polyesteri iyice karıştırmak gerekiyor homojen bir dağılım olması için. İyice karıştırınca bu sefer hava kabarcığı çok oluyor .O kabarcıkların gitmesini beklesiniz bu seferde polyester donmaya başlıyor. Kabarcıklı döktüğünüz zamanda çatlamalar başlıyor. Polyester+mermer tozu oranını iyi ayarlamakta önemli. Az koyarsanız 1 tenekeye 40 kg'mı yediremiyorsunuz. Çok koydunuz mu da yapı çok katı oluyor. Döküm olmuyor,iyi yayılmıyor ve çok kırılgan oluyor.
Su hattı altında çalışıldığı için oranın ısısı düşük oluyor. Buda polyesterin çok çok geç kürlenmesine sebep oluyor.
Yoğurt kabı fikrini ilk katı döktükten sonra akıl ettiğim için sintine su toplama kısmını biz yapamadık,yani çok sığ oldu.İlk aşamada akıl edebilseydik çok güzel olurdu.
Teknenin tam sancak iskele hattında terazide olması lazım. Bir tarafa yatıklık varsa o polyester ne yapıp ne edip oraya doğru sızıyor. Biz su üzerinde döküm yaptık. Allahın sevgili kullarıymışız hava patlamamış döküm yaptığımız zaman ve dümdüz döküm kürlenmiş.
İyi yanlarına gelirsek yapılabilecek en ekonomik çözümlerden biri. Ben bu şekilde 120 kg ağırlık yakaladım. 4 adet 6 kg lık parke taşı koydum etti 146 kg. 10 sağ 10 sol olmak üzere 5 kg lık parke taşları ilede toplam 246 kg. Hareketli salmayıda 30-40 kg olarak alırsak 300 kg'mı buldum sayılır. Demirle,kurşunla bunu sağlamaya kalksam ocağıma incir ağacı dikilmiş olurdu.
Teknede yaklaşık 5-6 cm kalınlığında boylu boyunca yeni bir omurgam oldu. Bu döküm öyle bir yayıldıki hem sintineyi düzleştirdi hemde tüm girintilere girerek monoblok bir yapı oluşturdu. İçeride fazladan bir sağlamlık katmış oldu.
Yani sonuç olarak tam arada kaldığım bir yöntem. Olumlu veya olumsuz tarafı ağır basmıyor . Döküm aralarına inşaat demiri vs gibi ağırlıkta koymak mantıklı olabilir. Polyestere gömülü olacağı için bir sorun olcağını sanmam.
Safra bu şekilde uygulandığında, kontraplak ile safra arasına su alma ihtimali var mı, yoksa yapışma çok iyi oluyor mu?
-
Benim safrayı uyguladığım bölge epoksi reçine ile kaplıydı. Bu sebeple yapışmanın çok iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. Epoksi-polyester yapışma sorunları olduğu bilinen bir gerçek zaten. Normal olarak direk ahşaba tutunması biraz daha iyi olabilir. Ama şuan benim safra ve kontrplak arasına su girebiliyor. Zarar veremez muhtemelen epoksi ile yalıttığım için ama böyle bir durum var.
-
Ağırlık her zaman doğru bir kelime olmayabilir. Örneğin 1 kg kurşun ile 1 kg beton aynı ağırlıktadır ve tekne içine koyduğunuzda aynı etkiyi yaparlar. Durum salmaya gelince iş biraz değişir. Hacım suyun içinde olduğu için 1 kg beton su içinde kaldırma gücü nedeni ile yaklaşık 1/2 kg gelir, kurşun ise yaklaşık 1 kg gelir. Suyun içine daldırdığınız her 1 litre hacım toplam ağırlığından 1 kg kaybeder. Örneğin tahta yüzer olduğundan, salmanızı tahtadan yaptı iseniz, suya indirdiğinizde safralık görevi görmeyeceği gibi eksi safralık görevi görür.
Gerçekten çok önemli bir detaya dikkat çekmişsiniz. çok teşekkürler.
Merhaba.
Insaat devam ediyormu.
-
Maalesef. Yer sorunumuz var. İskeleyi kuramadık o yüzden şu an için yer arayisindayim.
-
Merhaba arkadaşlar. Uzun bir aradan sona anca yazabiliyorum. fotolarda görüldüğü gibi yol aldık. fikirlerinizi bekliyorum. teşekkürler
-
https://photos.app.goo.gl/QJworeymuKPmh4Fg6
-
merhaba
cok ıyı gidiyorsunuz. banada heves verdiniz.
acık alanda yapıyorsunuz galiba, zor olmuyormu.
birde epoksi marka olarak ne kullanıyorsunuz.
kolay gelsin
-
Evet. Açık alanda yapmakla kalmıyor evin terasında yapıyoruz. Maalesef zor oluyor hali ile. Epoksi ve diğer macun, astar vb. Ürünlerde teknomarin marka kullanıyoruz.
-
Kolay gelsin, cok iyi gidiyor.
Elyaf öncesi epoksi macun yerine epoksi+ mikrofiber den hazirlanmış macun daha uygun olurdu ama siz bu safhayi gecmişsiniz. Olsun o da olabilir.
-
Elimizden geleni yapıyoruz. Ama elyaf epoksi kısmında omurgada sorun yaşadık. Elyaf omurganın olduğu kısımda yapismadi. Tavsiye ve öneri bekliyoruz
-
Elimizden geleni yapıyoruz. Ama elyaf epoksi kısmında omurgada sorun yaşadık. Elyaf omurganın olduğu kısımda yapismadi. Tavsiye ve öneri bekliyoruz
İlk başta olsaydı köşe,kıvrımlı yerleri zımbalayın derdim.Bu el tipi zımbalar iş görüyor ben öyle yapmıştım. Köşe diplerinden çok sık olmamak kaydı ile zımba atarsanız elyafı tutuyor yapışana kadar. Sonradan da isterseniz zımbayı çıkarabiliyorsunuz. Koltuk döşeme gibi dusunun.
Ama suan uygulma yapılmış anladigim kadariyla. Yapismayan yerleri falcata ile guzelce keserek temizleyin. Saglam bir zımpara yapin. Spiral makinesine takilan flap zimpara muthis oluyor bu iş işin. Elyafi guzece yapisan yerlerine kadar soyun.Eger kontraplak açıga cikarsa yine zımbayı basın tam dip köseye o sekilde elyaf uygualamasi yapin.
-
Elyafın daha az gramajlı olması da işe yarıyor. Gramaj artıkkça elyafın elyafın eğilip bükülmesi azalıyor aynen yat gibi yerinden fırlıyor. Yarı yarıya düşük gramajlı elyaf kullanıp 2 kat uygulamak tutunmadığı yerlere daha iyi tutunmasını sağlıyor, iş biraz uzuyor ama sanırım, tutmadığı zaman söküp yeniden yapmak iş olarak daha uzun oluyor.
-
El yatirmasinin en zor kismi keskin koseler. Hele ki icbukey keskin bir kose varsa tam bir dert.
En hizli cozum celenoglu bey'in onerdigi yontem. Tabi, bu durum yaninda getirdigi cok iscilikle beraber, coklu katman atmayi da getiriyor ki o da kendi zorluklari ile geliyor.
Yine de, cok cok dusuk gramajlarla calismadiginiz surece, keskin koselerde hava kalmasi neredeyse kacinilmaz. Yapissa bile, bu iceride kalan onemli miktarda hava her zaman bir sorun olasiligidir.
Dusuk gramaj'a Alternatif yada ek olarak sunlari onerebilirim;
Dis bukey koseleri biraz zimparalayip mumkun oldugunca, tasarim el verdigince yuvarlayin.
Ic bukey koseleri macun ile doldurup, mumkun oldugunca yuvarlak bir donus saglayin.
Elyaf'i koseye tam dik kullanmayin. 45 derece aci ile kullanin. Bu elyaf'a katetmesi icin daha fazla yol verir, dolayisi ile kivrilma acisi duser. Isiniz daha kolay olur.
Ustelik, muhtemelen kontrplak ve ahsaplarin lifleri koselere 90 derece veya paraleldir. Bu sartlarda elyafi dik kullanmak yerine 45 derece kullanmak govdeye daha fazla dayaniklilik katar.
-
Cevaplayan ve ilgilenen arkadaşlara çok teşekkür ediyorum. elyaf olarak 300 gr/m2 kullanıyorum. Sztrandek in orijinal planında su kesiti altı için 600 gr/m2, su üstü kesiti için 300 gr/m2 demektedir. Ben tamamına 600 gr/m2 iki kat halinde sarmayı planlıyorum. Hali ile zaten ikinci kattan önce zımpara yapacaktım. Bu arada Volkan Bey; daha önce flap zımpara kullanmamıştım. Bana çok mantıklı geldi. Teşekkür ediyorum. hava boşluğu kalan ve dönemediğim köşelerde flap zımpara kullanarak tekrar elyaf epoksi işlemi yapacağım. ancak açık havada yapıyor olmamız bayağı zahmetli oluyor. :h
-
Cevaplayan ve ilgilenen arkadaşlara çok teşekkür ediyorum. elyaf olarak 300 gr/m2 kullanıyorum. Sztrandek in orijinal planında su kesiti altı için 600 gr/m2, su üstü kesiti için 300 gr/m2 demektedir. Ben tamamına 600 gr/m2 iki kat halinde sarmayı planlıyorum. Hali ile zaten ikinci kattan önce zımpara yapacaktım. Bu arada Volkan Bey; daha önce flap zımpara kullanmamıştım. Bana çok mantıklı geldi. Teşekkür ediyorum. hava boşluğu kalan ve dönemediğim köşelerde flap zımpara kullanarak tekrar elyaf epoksi işlemi yapacağım. ancak açık havada yapıyor olmamız bayağı zahmetli oluyor. :h
Eklemeyi unutmuşum ;
Tüm zımpara işlerinde maske kullanıyoruz ama spiral ile flap devirli makine olduğu ve cam elyaf zımparalandığı için çok daha fazla parça kaldırıyor havaya. Maske,göz,burun korumasına biraz daha dikkat etmek gerekiyor. :on
-
Cok tesekkurler volkan bey. Özellikle dikkat edeceğim
-
Planda degisiklik yaptinizmi acaba.
Bu yelkenlinin genisligine dokunmadan uzunlugunu 8.00 yada 8.50 ye cikarsak sorun yasanirmi.
Bu konuda bilgisi yada yorumu olan varmi.
-
hayır. plana son derece sadık kalmaya çalışıyoruz. planda değişiklik yapılarak boy ve eni artırılabilir mi o konuda hiçbir fikrim ya da bilgim maalesef yok. ancak bu boyda bir tekneyi yapmak bile zahmetli ve masraflı bir durum. ayrıca ben, sztrandek 750 nin iç mobilyaları ve yerleşimi konusunda iyi kafa yorulursa son derece yeterli ve ergonomik bir tekne olacağını düşünüyorum. hatta motorunu dahi içeriye almayı ve içten takma koymayı düşünüyorum.
-
Ilgiyle izliyorum. Bende birazcik niyetlenir gibiyim ama ne zaman baslarim bilmiyorum
-
Planda değişiklik yapmanız önerilmez. Büyütme veya küçültme konusunda başvurulacak yer planı çizendir ama planı çizenler de genelde konuya sıcak bakmazlar. Ölçüleri büyütmek iç tasarımda da önemli değişiklikler gerektirir. İç bölmelerin bir kısmı perdedir yani teknenin bütünlüğünü korurlar ve yerleri hassasiyetle seçilmiştir. Her ne kadar bizde kontraplak ölçüleri yurt dışındaki ölçülerden farklı olsa da planı çizen kendi ölçülerini esas alarak planı çizer ve kaplamalar gereksiz ekler olmaksızın tabakalardan bütün olarak çıkarılmaya gayret edilir. Kısaca boyutların seçiminde birden çok kriter dikkate alınır.
-
Posta aralarini 75cm yerine 80 cm yapsak yada 85 cm yapsak posta aralarinda 5 yada 10 cm bir buyutmeyle 1 metre gibi uzatma yapilsa sorun olurmu acaba.
Postalarda degisiklik yapmadan posta aralarini acmayi dusundum.
Bu arada postalar icin ahsap, sabit postalar icin kontraplak aldim.
En kisa zamanda baslayacagim insallah.
-
Planda degisiklik yaptinizmi acaba.
Bu yelkenlinin genisligine dokunmadan uzunlugunu 8.00 yada 8.50 ye cikarsak sorun yasanirmi.
Bu konuda bilgisi yada yorumu olan varmi.
Milyon kere de hatırlatsak olmuyor malesef. Nerdeyse akla gelecek her soru yada konu burada defalarca soruldu ve konuşuldu-cevaplandı. Geçmiş konuları okumak aklınızdaki soruya cevap bulmanın ötesinde ufkunuzu hayal edemiyeceğiniz kadar genişletir. S750 konusunda tarafımdan yazılmış onlarca yazı var göz gezdirin tüm cevapları bulacaksınız. Örneğin burdan başlayın...
Ynt: Planları Büyütme ya da Küçültme Parametreleri!
Tabloyu çalışır şekilde yeniledim. İlgilenen arkadaşların dikkatine. Yapılacak tek şey ilgilendiğiniz plandaki "en, boy, derinlik v.s. verileri " mevcut değerler " sütununa yazmak ve sadece büyütme oranı sütunundaki kırmızı yazılı hücreye büyütme yada küçültme oranını girmek sonuçları değerlendirmek bu kadar. Bu tabloya göre büyütme ya da küçültme mevcut bir teknenin sınıf özelliklerini koruyarak yeniden boyutlandırılmasını sağlıyor. Kolay gelsin...
Aslına bakarsanız defalarca dile getirdiğim gibi S750 nin en-boy oranına gör ideal hakkı LWL 756, LOA 840 tır. Yani Ted Brewer amcanın tezine ve benim eklediğim büyütme parametrelerine göre de posta aralarını %10 eşit açmak suretiyle boy vrmenin teknenin boyuna dengesine olumlu katkıda bulunacağı tabiidir.
-
Aslına bakarsanız defalarca dile getirdiğim gibi S750 nin en-boy oranına gör ideal hakkı LWL 756, LOA 840 tır. Yani Ted Brewer amcanın tezine ve benim eklediğim büyütme parametrelerine göre de posta aralarını %10 eşit açmak suretiyle boy vermenin teknenin boyuna dengesine olumlu katkıda bulunacağı tabiidir.
forumu ılk kuruldugu gunden beri aktif olarak takip ediyorum. aslında yukardaki cümleyi biyerde okudugumu biliyordum ama emin olamıyordum. aradıgım cevap tamda buydu.
tesekkurler
-
Aslına bakarsanız defalarca dile getirdiğim gibi S750 nin en-boy oranına gör ideal hakkı LWL 756, LOA 840 tır. Yani Ted Brewer amcanın tezine ve benim eklediğim büyütme parametrelerine göre de posta aralarını %10 eşit açmak suretiyle boy vermenin teknenin boyuna dengesine olumlu katkıda bulunacağı tabiidir.
forumu ılk kuruldugu gunden beri aktif olarak takip ediyorum. aslında yukardaki cümleyi biyerde okudugumu biliyordum ama emin olamıyordum. aradıgım cevap tamda buydu.
tesekkurler
Şimdi şöyle bir durum da var. Planı tasarlayan kişinin ölçülerini her seferinde referans almanız da gerekiyor. Örnek vermem gerekirse teknenin üst kısmında yer alan sunroof türevi kapağı ve onun gireceği yuvayı ve kamara giriş kapısını ben autocadde 1 haftadır tasarlamaya çalışıyorum. Cnc de kestirmeyi düşündüğüm için. Siz böyle yapmayabilirsiniz o ayrı bir durum ama çizen kişinin çizim ve ölçülerini her aşamada referans almanız gerekiyor. Örneğin teknenin lumbozlarinda, hatchinde, motor kuyusunda, mutfak tezgahında vb. Siz ölçüleri değiştirdiğiniz zaman da referans alabileceğiniz ölçüleri hepsini yeni baştan hedaplamaniz ve hatta cad dosyası olarak çalışıyorsanız yeni bastan cizmeniz gerekebilir
-
ben aslında sadece teknenin dinamiğini bozmamaya calışıyorum. yoksa motor biraz uzakta kalmış, mutfak tezgahı biraz buyutmek gerekmiş... bunlar sonradan bile düzeltilebilecek seyler oldugu dusuncesindeyim. sonucta geleneksel tekne yapan ustalar genelde plansız yaparlar. tekne bitmeden teknenin uzunlugu konusunda bile net bi ölçüleri yoktur.
-
birde direk konusunda arastırma yaptınızmı. ben biraz piyasayı yokladım, bize uyacak uzunlukta aluminyum direk yok. olanlarda 12 metre ve üstü. yani 3 metresi çöpe gidecek.
acaba ahsap direk yapabilecek kabiliyettemiyim diye kendimi yokluyorum ;D ;D
-
ben aslında sadece teknenin dinamiğini bozmamaya calışıyorum. yoksa motor biraz uzakta kalmış, mutfak tezgahı biraz buyutmek gerekmiş... bunlar sonradan bile düzeltilebilecek seyler oldugu dusuncesindeyim. sonucta geleneksel tekne yapan ustalar genelde plansız yaparlar. tekne bitmeden teknenin uzunlugu konusunda bile net bi ölçüleri yoktur.
Geleneksel ustalar arasinda cok yetenekli ve bilgilileri olsa bile buyuk cogunlugu ne yazikki konusuna cok da hakim degil. Gunumuzde ilim irfan bu derece ilerlemisken ozellikle geleneksel bir tekneyi canlandirmiyorsaniz ( ki o zaman bile ) isin tekniginden cok uzaklasmamak lazim.
Cogu geleneksel tekne yaptiktan sonra "suya atalim bakalim olmus mu" teknigine dayaniyor :). Baktiniz bir tarafi agir basiyor, su tankini yarim metre ote yana tasiyarak dengeleniyor.
Yapisal bir tasarimi buyutup kucultmek kolay is degildir. Bir cok matematige dayanir. Yapi elemanlarini ayri ayri degerlendirmek, bununla beraber butun tasarimi uc boyutlu bir kutle olarak yine degerlendirmek gerekir. Bir citanin sadece boyunu uzatirsaniz, yapisal dayanikliligi ciddi sekilde dusurursunuz. Citanin enini boyunu da artirmalisiniz. Ama hangi yonde ne kadar artiracaginiz da toplam govde tasariminin 3 boyutlu formunun dayanikliligina bakar. En iyi sartlarda, boyunu uzattiginiz oranda citalarin enini boyunu, yuzey kaplamasinin kalinligini artirmalisiniz. Fakat cogu zaman en iyi sartlar nadiren is gorur.
Ben olsam yapisal degisiklige kesinlikle gitmezdim. Onun yerine elimdeki tasarimi daha verimli kullanmanin yollarini arar, olmuyorsa farkli bir tasarima yonelirdim.
-
postaları 8 nolu posta haric tamamladım, onuda yapmıstım ama cizimde hata yaptıgımı strınger cıtalarının geleceği yerleri acarken farkettim, buradan sonra baska bi plana yonelmem zor.
hani bi söz varya ''herkesin teknesi kendisine 1 metre kucuktur''
acaba birgun keske 1 metre uzatsaydım dermiyim? onun için sayın mehmet köstekçiyi dinleyip uzatma yapmayı dusunuyorum.
-
Macun ve zımpara başladı
-
Allah kol kuvvet dayanıklılığı versin <> Ondan sonrada pskolojik sağlık diliyorum :halay :Kzz
-
Herkese merhabalar. Teknemin macun işi birkaç üne bitecek. Macundan sonra astar ve zehirli astarlarını da yapıp tekneyi çevirmeyi planlıyorum. Malumunuz su altı kesiti ve su üstü kesitinin boya sistemi farklı. Sormak istediğim şey şu; yaptığım tekne yelkenli olduğu için hali ile yelken basılınca belli bir açı ile sancak veya iskele tarafına yatacak. Bu nedenle zehirli boyasını su kesitinin bir miktar üst kısmına mı sürmem gerekir. Gerekir ise ne kadar üstüne sürmem gerekir. Bilgisi olan arkadaşlarımız aydınlatırsa memnun olurum. Teşekkürler.
-
Seyirde yelkenli tekne yatsa da suda çok az kaldığı için herhangi bir canlı yaşamı bordada yaşamaz. Su kesimini iyi biliyorsanız bir kaç cm üstüne kadar zahirii boya atmanız yeterlidir.
-
Üstadım. Cevap ve ilginiz için çok teşekkür ederim.
-
Tekrardan merhabalar. Üstatlara tekrar sormak istiyorum. Yapmış olduğum tekneyi hareketli salma yapıyorum. Balast için teknenin planlarında omurga altına metal kutulama yapılması ve burasının kurşunla doldurulması gerekiyor. Bu metal aksamdan da hareketli salma inip çıkacak. Sorma istediğim şu; tamamı ile deniz suyunun altında kalacak olan bu metal aksam imal edilirken kullanılacak paslanmaz sacın kalitesi ne olmalı? 316, 304 vb. Cevaplar için şimdiden teşekkürler.
-
Demir saç yeterlidir. 304 ve 316 deniz suyunda paslanmaz değildir. Çelik saçtan yapıp, içine kurşun döktükten sonra metali beyazlanıncaya kadar zımparalar ve epoksi atarsınız. Bu işlemi safrayı tekneye bağlamadan önce yaparsanız tamamı korunmuş olur.
-
Üstadım, Epoksi atmaktan kastınız epoksi ve elyaf ile kaplamak mıdır
-
Elyaf da kullanabilirsiniz ama epoksi reçineyi veya uygun epoksi boyayı bir kaç kat sürmek yeterli olur.
-
Elyaf da kullanabilirsiniz ama epoksi reçineyi veya uygun epoksi boyayı bir kaç kat sürmek yeterli olur.
Çok teşekkürler üstadım